Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/20189 E. 2014/30985 K. 11.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/20189
KARAR NO : 2014/30985
KARAR TARİHİ : 11.11.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 01/04/2013
NUMARASI : 2011/395-2013/299

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait iş yerinde 01.03.2002-06.06.2008 tarihleri arasında çalıştığını iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız feshedildiğini, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ve ulusal bayram genel tatil günleri ücret alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı sebebe dayanılmaksızın sonlandırıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu, davacının ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma iddiasını şahit beyanları ile ispatladığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- İşçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından, zorlayıcı sebeplerle feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinin (III) numaralı bendinde, işçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması halinde, işverenin derhal fesih hakkının olduğu açıklanmıştır.
İşçinin iş sözleşmesinin zorlayıcı sebeplerle 25/III bendi uyarınca feshi halinde, işverenin bildirim şartına uyma ya da ihbar tazminatı yükümlülükleri bulunmamaktadır. Ancak, mülga 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesi uyarınca kıdem tazminatının ödenmesi gerekir.
Somut olayda, işyerinde tır şoförü olarak çalışmakta olan davacının alkollü araç kullanması sebebi ile, ehliyetine, Çaycuma İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından fesihten beş gün önce el konulduğu dosya içerisindeki belgeler ile sabittir. Davacı şahidi, davacının ehliyetine el konulması üzerine işveren tarafından işten çıkarıldığını beyan etmiştir. Bu durumda, davacının iş sözleşmesinin işveren tarafından 4857 sayılı Kanun’un 25/III maddesine göre zorlayıcı sebeple feshedildiği sabit olup, ihbar tazminatı isteminin reddi gerekirken kabulü hatalıdır.
3- Öte yandan, davacı işçinin çalışma süresi içerisindeki tüm ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Şahit beyanlarına göre, davacının yurt dışında seferde olduğu dönemlere denk gelen ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığı anlaşılmaktadır. Uluslararası tır şoförü olarak çalışan davacıya ait yurt dışı giriş çıkışı kayıtları celp edilerek, seferde olduğu dönemler belirlenmeli ve bu döneme denk gelen ulusal bayram genel tatil günleri için hesaplama yapılmalıdır. Bu hususun dikkate alınmaması ve eksik incelemeye dayalı karar verilmesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.