Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/19539 E. 2013/21633 K. 21.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/19539
KARAR NO : 2013/21633
KARAR TARİHİ : 21.10.2013

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla çalışma, genel tatil, yıllık izin, yeni iş arama izni ve ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı … avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalılar arasında asıl işveren- alt işveren ilişkisi olduğunu ve iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile ücret, izin, fazla çalışma, genel tatil ve yeni iş arama izni alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı …, ihale makamı olduklarını savunarak, davanın husumetten reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Tuna İnşaat Ltd. Şti., Belediye ile aralarındaki sözleşmenin göstermelik bir sözleşme olduğunu, asıl işverenin belediye olduğunu, davacıyı işe alanın da çıkaranın da Belediye olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacı işçinin çalışmalarının, … nezdinde geçtiği, emir ve talimatları bu davalı işverenden aldığı, diğer davalı Tuna İnşaat Gıda Turizm Hizmet Sanayi Ltd. Şti.’nin davacının sigorta primlerini yatıran muvazaalı işveren niteliğinde bulunduğu, bu davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı ilişki sebebiyle söz konusu olmadığı, bu itibarla davalı Tuna İnşaat Gıda Turizm Hizmet Sanayi Ltd. Şti. yönünden açılan davanın husumet sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı … tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 19.11.2012 tarih, 2012/25509 esas ve 2012/25719 karar sayılı ilamı ile davalılar arasında 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesine uygun kurulan ve muvazaaya dayanmayan geçerli bir ilişki bulunduğundan dava konusu tazminat ve alacaklardan
davalıların müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken davalı Tuna İnşaat Ltd. Şti. hakkında açılan davanın husumet yokluğu sebebiyle reddi hatalı olduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan mahkemece, kararın gerekçe bölümünde davalılar arasındaki ilişkisinin geçerli bir alt işveren-asıl işveren ilişkisi bulunduğu, bu sebeple dava konusu alacaklardan müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları belirtilmesine rağmen, hüküm kısmında alacaklardan yine … tek başına sorumlu tutulmuş, bu defa davalı Tuna İnşaat Gıda Turizm Hizmet Sanayi Ltd. Şti. hakkında ise olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamıştır.
Temyiz:
Kararı davalı … avukatı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 298/2. maddesinde gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı açık olarak düzenlenmiştir.
Mahkemece; hükmün gerekçesinde “…dolayısıyla davalılar arasında 4857 sayılı yasanın 2/6. maddesi uyarınca asıl iş veren – alt iş veren ilişkisi bulunduğu, dolayısıyla işçilik alacaklarından dolayı ve davacı tarafın açmış olduğu ve mahkememizce kabul edilen alacaklarından ötürü davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları sonucuna varılmıştır.” denilmesine rağmen hüküm fıkrasında alacaklardan sadece davalı … Belediyesinin sorumlu tutulduğu anlaşılmaktadır. Gerekçeli karar tefhim edilen hüküm sonucuna açıkça aykırı olduğundan ve bozma ilamında davalıların müteselsil sorumluluğuna karar verilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen mahkemece bozma gereği de yerine getirilmediğinden kararın bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.