Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/19297 E. 2014/30714 K. 06.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/19297
KARAR NO : 2014/30714
KARAR TARİHİ : 06.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi
TARİHİ : 30/04/2013
NUMARASI : 2013/340-2013/120

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının, davalıya ait işyerinde temizlik görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep olmaksızın feshedildiğini belirterek, müvekkilinin ihbar ve kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, hafta tatili ve fazla mesai ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, istekler kısmen hüküm altına alınmıştır.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu bir başka ihtilaf konusu teşkil etmektedir.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Söz konusu alacakların ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de iddia edilen dönemlerde çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Bu alacakların yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yargılama sırasında dinlenen davacı şahitlerinin anlatımına ve devam çizelgesinde yer alan saatlere göre dava konusu alacak hesaplanmıştır. Karara dayanak yapılan bilirkişi raporunda yer alan hesaplamalar fazla mesai ücreti hususundaki Dairemizin yerleşik içtihatlarına uygun değildir.
Dosya içeriğine göre davacının temizlik görevlisi olarak okul işyerinde çalıştığı sabittir. İşyerinin okulların tatil olduğu dönemlerde kapalı bulunduğu açık olduğuna göre, söz konusu alacağın okulun kapalı olduğu dönemler dışlanarak hesaplanması gerekirken yazılı şekilde tüm süreye göre hesaplanarak hüküm altına alınması bozmayı gerektirmiştir.
3-Yıllık izin ücretinin hesaplanması bir başka ihtilaf konusunu teşkil etmektedir. İşyerinin okul olması dikkate alınarak, davacının fiili çalışma süreleri aralıklı çalışma olarak nitelendirilmek suretiyle bir yıla tamamlanarak, söz konusu alacak hesaplanmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 06.11.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Dosya kapsamına göre, davacının Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki Çekmeköy Alemdar Çatalçeşme İlköğretim Okulunda temizlik görevlisi olarak, okulun açık olduğu Eylül- Haziran dönemi ile sınırlı olarak çalışmaktadır. Okulların kapalı olduğu yaz döneminde davacının çalışmadığı, maaş ödemesinin yapılmadığı anlaşılmakla, davacının davalı işveren işyerinde eğitim öğretim dönemine münhasıran mevsimlik işçi gibi çalıştığı kabul edilmelidir. Bu durumda davacının yıllık izin alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğinden bozma kararının bu yöne ilişkin sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum. 06.11.2014