Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/1871 E. 2014/626 K. 22.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1871
KARAR NO : 2014/626
KARAR TARİHİ : 22.01.2014

MAHKEMESİ : Ankara 19. İş Mahkemesi
TARİHİ : 18/12/2012
NUMARASI : 2011/674-2012/994

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi …. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının, davalıya ait işyerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin yaşlılık aylığı almaya hak kazanması sebebiyle son bulduğunu belirterek, müvekkilinin kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti ve milli bayram ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, istekler kısmen hüküm altına alınmıştır.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacının iş sözleşmesinin yaşlılık aylığına hak kazanması sebebiyle sona erdiği taraflar arasında çekişmesizdir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 120. maddesi uyarınca yürürlüğe devam eden mülga 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesine göre, işçinin kıdem tazminatının ödenmemesi halinde, hak kazandığı tarihten itibaren faiz yürütülmesi gerekir. Aynı maddeye göre, yaşlılık aylığına hak kazanma sebebiyle kıdem tazminatı alabilmek için işçi Sosyal Sigortalar Kurumundan yaşlılık aylığı almaya hak kazandığını ve bu belgeyi işverene ibraz etmelidir. Bir başka deyişle davalının temerrüdü ancak anılan belgenin ibrazı halinde başlamaktadır. Buna göre, davacının yaşlılık aylığı almaya hak kazandığını belgelendirerek davalıya bildirdiği tarih saptanmalı ve kıdem tazminatına o tarihten, aksi halde dava tarihinden itibaren faiz yürütülmelidir. Yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Davacı işçinin fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışması yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Davacının çalıştığı döneme ilişkin işyeri kayıtları sunulmamıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yargılama sırasında dinlenen iki davacı şahidinin anlatımına göre dava konusu alacaklar hesaplanmıştır. Davacı şahitlerinin bir tanesi davacı ile birlikte çok kısa bir süre çalışmıştır, diğer şahidin ise farklı çalışma saatleri sebebiyle davacının çalışma düzeni konusunda net bir bilgisi bulunmamaktadır. İspat yükü kendisinde olan davacı taraf, fazla çalışma iddiasını ispatlayamamıştır. Davacı ile kısa süre birlikte çalışmış tek şahidin beyanına, çalışma süresi ve yaptığı işin niteliği gereği davacının çalışma düzenini net olarak bilmesi beklenemeyeceğinden itibar edilemez. Mahkemece fazla çalışma ücreti isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 22.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.