Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/18653 E. 2014/29304 K. 28.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18653
KARAR NO : 2014/29304
KARAR TARİHİ : 28.10.2014

MAHKEMESİ : Van İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/04/2013
NUMARASI : 2012/483-2013/107

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, yıllık ücretli izin alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davacının kendi isteği ile işten ayrıldığını, emekli olurken izin alacakları için ihtirazi kayıt koymadığını, davacınn talebine ilişkin kuruma yazılı olarak başvuru yapmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporundaki hesaplamalar doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının yıllık ücretli izin alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Çalışmanın sadece yılın belirli bir döneminde yoğunlaştığı işyerlerinde yapılan işler mevsimlik iş olarak tanımlanabilir. Söz konusu dönemler işin niteliğine göre uzun veya kısa olabilir. Her zaman aynı miktarda işçi çalıştırmaya elverişli olmayan ve işyerinde yürütülen faaliyetin niteliğine göre işçilerin her yıl belirli sürelerde yoğun olarak çalıştıkları ve fakat yılın diğer döneminde işçilerin iş sözleşmelerinin ertesi yılın faaliyet dönemi başına kadar ara vermeyi gerektiren işler mevsimlik iş olarak değerlendirilebilir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 53/3 maddesi uyarınca, mevsimlik işlerde yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümler uygulanmaz. Bir başka anlatımla, mevsimlik işçi, 4857 sayılı İş Kanunu’nun yıllık ücretli izin hükümlerine dayanarak, yıllık ücretli izin kullanma veya buna dayanarak ücret alacağı isteminde bulunamaz. Hemen belirtmek gerekir ki, 53/3. maddede ki kural, nispi emredici kural olup, işçi lehine bireysel iş sözleşmesi ya da Toplu İş Sözleşmesi ile yıllık ücretli izne ilişkin hükümler düzenlenebilir ve mevsimlik işçiler için yıllık izin hakkı tanınabilir.
4857 sayılı Kanun’un 53. maddesinde mevsimlik işlerde yıllık izin hakkının doğmayacağı belirtilmiş ise de, yılın ne kadar bölümünde çalışılma halinde mevsimlik iş sayılacağı yönünde bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Öyle ki yılın tamamına yakın bir bölümünde çalışılma halinde Anayasal temeli olan dinlenme hakkının tanınmasının gerekeceği açıktır. (HGK 03.11.2011 gün 2011/9-596 esas 2011/8725 karar)
Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının, davalı işyerinde 1976-1985 yılları arasında mevsimlik işçi, devamında ise emekli olduğu tarihe kadar daimi işçi olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, mevsimlik işçi ancak bir yıl içindeki çalışmasının on bir ayı aşması durumunda yıllık ücretli izin alacağına hak kazanabilir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, mevsimlik işte çalışan işçinin daimi işe geçirilmesi halinde mevsimlik işte geçirdiği sürenin yıllık izin süresinin hesabında göz önünde bulundurulması gerektiğinden bahisle on bir ayı aşmayan hizmet yıllarına ait çalışma süreleri de hesaba dahil edilmiştir. Dosya içerisindeki kayıt ve belgelerden, davacının 1976, 1977, 1978, 1979 yıllarında on bir ayı aşan çalışmasının bulunmadığı anlaşılmakla, mahkemece bu yıllar hesap dışı bırakılarak, davacının on bir ayı aşan hizmet yılları için yıllık ücretli izin alacağına hak kazandığının kabulü ile yapılacak hesaplama doğrultusunda hüküm kurulmalıdır. Ayrıca, davacının daimi işçi statüsünde 26 tam yıl hizmet süresi bulunduğu halde, 27 yıl üzerinden hesaplama yapılması hatalı olup, hükmün bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 28.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.