Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/18422 E. 2014/29525 K. 30.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18422
KARAR NO : 2014/29525
KARAR TARİHİ : 30.10.2014

MAHKEMESİ : Hekimhan Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/03/2012
NUMARASI : 2009/77-2012/12

Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının, davalıya ait işyerinde değişen alt işverenler nezdinde kepçe operatörü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin askıya alınmasına işçinin muvafakat etmemesi üzerine işveren tarafından feshedildiğini belirterek, müvekkilinin ihbar ve kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, ikramiye, yakacak yardımı, fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, sözleşmenin işverence feshedilmediğini, işyerinde süregelen uygulama gereği askıya alındığını, davacının her seferinde işe çağırılmayı beklediği halde bu kez kötüniyetle dava açtığını, işçilik alacağının da bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, istekler kısmen hüküm altına alınmıştır.
Temyiz:
Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshi uyuşmazlık konusudur. Davacı, muvafakatı olmaksızın gerçekleştirilen askıya alma işleminin fesih niteliğinde olduğunu iddia ederken, işverence bu durumun işyerinde genel uygulama olduğunu, işçinin yeniden çağırılmayı beklemeksizin dava açtığını savunmaktadır. Somut olayda, 15.07.2009 tarihinde davacıya iş sözleşmesinin 02.07.2009 itibariyle askıya alındığı, ihtiyaç duyulması halinde yeni iş sezonunda yeniden işe çağırılacağı bildirilmiştir. Mahkemece işyerinde aynı durumdaki işçilerin uyuşmazlık konusu dönemde iş sözleşmelerinin askıya alınıp alınmadığı, askı durumu varsa işçilerin ne zaman yeniden çalışmak üzere çağırıldığı araştırılmalı, dava tarihinin 28.08.2009 olması da dikkate alınarak iş sözleşmesinin feshi konusunda bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olmuştur.
3-İşçinin fazla mesai ücreti alacağının olup olmadığı bir başka ihtilaf konusunu teşkil etmektedir. Yargılama sırasında işveren tarafından puantaj, devam çizelgesi, vb sunulmamış, hükme esas bilirkişi raporunda davacı şahidinin beyanına göre kanuni kırkbeş saati aşan çalışması bulunmadığı görüşü ile fazla mesai ücreti isteği reddedilmiştir. Dosya içeriğine göre, davacı şahidinin davacının işyerinde haftada altı gün 08.00-17.00 arası çalışması olduğunu ifade ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda ara dinlenmesinin düşümü ile kanuni kırkbeş saati aşan haftada üç saat fazla mesai alacağı doğmaktadır. Mahkemece haftada üç saat fazla mesai ücreti hesaplatılarak hüküm altına alınmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
4-Kabule göre de, ihbar tazminatının tamamına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi hatalı olup, ıslahla artırılan kısma ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gereklidir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 30.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.