Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/17685 E. 2014/28325 K. 20.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17685
KARAR NO : 2014/28325
KARAR TARİHİ : 20.10.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 8. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/02/2013
NUMARASI : 2011/25-2013/150

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili müvekkilinin davalı işyerinde sağlık memuru olarak 21.04.2006-21.07.2009 tarihleri arasında aylık net 1.500.00 TL ücret ile çalıştığını, davalı işverenin müvekkilinin fazla mesailerini ödememesi, ulusal bayram ve genel tatillerde çalışmasına rağmen ücretinin ödenmemesi, aylık ücretlerinin zamanında ödenmemesi sigorta prim ücretlerinin düşük ücretten yatırılmış olması ve işyerinde son zamanlarda uygulanan baskı sebebiyle istifa etmek zorunda kaldığını, kıdem tazminatı, fazla mesai, genel tatil ve hafta tatili alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının istifa etmesi sebebiyle kıdem tazminatı talep hakkı bulunmadığını, davacının yapmış olduğu çalışmaların kanuni süreler içinde olup, fazla mesai talep hakkı bulunmadığını, dini-milli bayramlarda çalıştığı ve ücretinin ödenmediği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacının sigorta kaydının zamanında yapılan primlerinin de düzgün yatırıldığını, beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, dava konusu kıdem tazminatı, hafta tatili, fazla mesai ve genel tatil ücreti alacaklarının reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2.Taraflar arasında ara dinlenme süresi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az on beş dakika, dört saatten fazla ve yedi buçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedi buçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedi buçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. 4857 sayılı Kanun’un 63. maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi on bir saati aşamayacağından, 68. maddenin belirlediği yedi buçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok on bir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde on bir saate kadar olan (on bir saat dahil) çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, on bir saatten fazla çalışmalarda ise en az bir buçuk saat olarak verilmelidir.
Dosya içeriğine göre, davacının davalı işyerinde sağlık memuru olarak çalıştığı, davacının işyerindeki çalışma saatlerini gösteren giriş çıkış kayıtlarının dosyaya sunulduğu, alınan bilirkişi raporunda davacının fazla mesai alacağının işyeri kayıtlarından tespit edilen on dört saati aşan çalışmaları için üç saat ara dinlenme yaptığı kabulü ile hesaplandığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacı işçinin fazla mesaisinin, karara esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının on dört saati aşan çalışmaları için günlük üç saat ara dinlenme yaptığı kabulü ile hesaplanması isabetsizdir. Davacının fazla mesaisinin, tespit edilen günlük çalışma süresinden yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde belirlenecek ara dinlenme süresi indirilmek suretiyle hesaplanarak sonucuna göre hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3-Karara esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının fazla mesai ve genel tatil ücreti alacakları işyeri kayıtlarına göre hesaplandığından mahkemece bu alacakların takdiri indirim gerekçesi ile reddi hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi