Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/17631 E. 2014/29791 K. 31.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17631
KARAR NO : 2014/29791
KARAR TARİHİ : 31.10.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 16/04/2013
NUMARASI : 2013/213-2013/128

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesini verilen sözlerin tutulmaması üzerine haklı nedenle feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, ücret ve yemek ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iddialarının yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının istifa ederek işten ayrıldığı ve talep ettiği alacaklara hak kazanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve yapmışsa hesaplanması konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği kabul edilmelidir.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazı kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazı kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazı kayıt ileri sürülmemesi, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda; işyerinde iki vardiya olduğu ve davacının 12 saat çalışma ve 24 saat dinlenme esasına göre çalıştığı anlaşılmaktadır. Bu çalışma şekline göre özellikle davacının gece vardiyasında da çalıştığı göz önüne alındığında davacının fazla çalışmaları bulunmaktadır. Fazla çalışma ücreti talebinin reddi yerinde olmamıştır.
3-Diğer taraftan davacının ücretinin bordroda gözükenden daha fazla olduğunun mahkemece kabul edilmesi ve davalı tarafından hazırlanıp davacı imzası yer almayan ödeme listesine itibar edilememesi karşısında davacının ücret talebinin hüküm altına alınmaması da yerinde değildir.
4-Nihayet davacının yemek ücretinin s… ile verildiği görülmektedir. S.. uygulamasında ya kart ya da bilet verilmesi ile yemek ücretinin ödenmesi söz konusudur. Kart olduğu zaman para olarak yemek ücreti bu karta yüklenmekte, bilet olduğu zaman ise yemek ücreti tutarında bilet verilmektedir. Bu uygulamada kartta yer alan tutarın ya da biletin S.. anlaşmalı olduğu yerlerde para olarak kullanılabilmesi de mümkündür. Somut olayda davacıya yemek ücretinin karta yüklenerek ödendiği bunun ayni bir ödeme olmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla mahkemece ödemenin ayni olduğu gerekçesiyle talebin reddine karar verilmesi yerinde değildir. Yapılan açıklama ve dosya kapsamına göre talebin değerlendirilmesi gerekmektedir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 31.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.