YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17612
KARAR NO : 2014/31054
KARAR TARİHİ : 11.11.2014
MAHKEMESİ : Bursa 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 04/04/2013
NUMARASI : 2012/5-2013/156
Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin 25.04.2000 tarihde şoför olarak davalı iş yerinde çalışmaya başladığını, iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II-e. maddesi gereğince müvekkili tarafından haklı olarak sona erdirildiğini belirterek, kıdem tazminatı ile fazla mesai ve yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının özlük haklarında değişiklik olmadığını, iş sözleşmesinin devamsızlık sebebiyle sona erdiğini, aksi takdirde davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, işverenin, 4857 sayılı Kanun’un 41. maddesi ile fazla çalışma ve fazla sürelerde çalışma yönetmeliğinin 5. maddesine aykırı hareket ederek kanuni çalışma şartlarına uygun hareket etmediği, bu sebeple iş sözleşmesinin 4857 sayılı Kanun’un 24/II. maddesi gereğince davacı tarafça haklı olarak feshedildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille sözkonusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
Somut olayda davacının haftada beş gün 08:00-17:00 arası, hafta sonu ise 08:00-17:00 saatleri arasında çalıştığı dosya kapsamındaki tanık beyanları ile iş yeri kayıtlarından anlaşılmakta olup, fazla mesai yapıldığı kabul edilmelidir.
Her ne kadar fazla mesai ücreti tahakkuk ettirilen imzalı bordrolar sebebiyle talep tamamen reddedilmiş ise de, dosyada iki adet imzasız bordro bulunduğunun anlaşılmasına göre, yukarıda açıklanan esaslara göre ilgili aylara ilişkin fazla mesai ücreti hesaplanarak hüküm altına alınması gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 11.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.