Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/17502 E. 2014/27864 K. 15.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17502
KARAR NO : 2014/27864
KARAR TARİHİ : 15.10.2014

MAHKEMESİ : İzmir 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 18/03/2013
NUMARASI : 2012/290-2013/114

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; davacının davalı İ.. E..ne bağlı U..G.. Köyü Yerleşkesinin yemekhane ve mutfağında alt işverenlerin işçisi olarak 01.09.2005-20.06.2010 tarihleri arasında en son brüt 729,00 TL ücretle çalıştığını, davalı İ.. E.. ile ihaleyi alan şirketler arasında alt işveren – asıl işveren ilişkisi bulunduğunu, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, husumet itirazında bulunarak, davanın reddini talep etmiştir.
İhbar olunan S.. Gıda Paz. Turz. Bil. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının, 01.05.2006 – 20.06.2010 tarihleri arasında davalı İ.. E..ne bağlı işyerlerinde günlük brüt 32.00 TL brüt ücretle çalıştığı, ihbar olunan şirketler ile davalı arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu ve alacaklardan birlikte sorumluluğu olduğu, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiği, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, yıllık izin ücreti alacağı olduğu, fazla çalışma yaptığı gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, mahkemece, davacı şahitlerinin beyanlarına göre, davacının haftanın beş günü sabah 07.00 – akşam 19.00 saatleri arasında günde oniki saat çalıştığı, birbuçuk saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle günde onbuçuk saat; cumartesi günleri ise 07.00 – 14.00 saatleri arasında yarım saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle günde altıbuçuk saat olmak üzere haftada toplam ellidokuz saat çalıştığı, haftalık kanuni çalışma süresi kırkbeş saatin düşülmesiyle haftada ondört saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiş ise de, davalı şahitlerinin beyanlarına göre mesai gün ve saatlerinin haftanın beş günü 08.00-18.00 saatleri arasında günlük on saat olduğu, bir saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle günlük dokuz saat, haftalık kırkbeş saat çalışıldığı ve fazla çalışma yapılmadığı anlaşılmaktadır. Davacı şahitlerinin işverene karşı dava açmış olmaları sebebiyle husumetlerinin bulunduğu, Dairemizden onanarak kesinleşen 2012/26775 ve 26768 esas sayılı dosyalarda işyerinde fazla çalışma yapılmadığının tesbit edildiği ve davalı işyerinin öğrenim görülen Kamu işyeri olup, hafta tatillerinde çalışma olmadığının kabulünün hayatın olağan akışına daha uygun olduğu dikkate alındığında, fazla çalışma ücreti talebinin reddi yerine kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, 15.10.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.