Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/16878 E. 2014/26413 K. 01.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16878
KARAR NO : 2014/26413
KARAR TARİHİ : 01.10.2014

MAHKEMESİ : Gebze 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 11/04/2013
NUMARASI : 2012/225-2013/257

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Y. Baştemur tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, işe iade davası sonrasında işe iade talebinde bulunduklarını, davalı şirketin kabul ettiğini ancak işten çıkış sırasında taksitle ödenen kıdem ve ihbar tazminatı miktarından dört aylık boşta geçen süre ücretinin mahsubu ile kalan tazminatın ödenmesi halinde işe başlayabileceğinin bildirildiğini, müvekkilinin taksitler halinde ödeme yapmayı kabul ettiğini, buna rağmen işe başlatılmadığını, davalının işe başlatma konusunda samimi olmadığını belirterek icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının ödenen kıdem ve ihbar tazminatının boşta geçen süre ücretinden mahsubu ile kalan kısmın ödenerek başvurması gerektiğinin ihtar edildiğini, bu iadenin kanun gereği olduğunu, davacının bu bedelleri ödemekten kaçındığını, davacının işe daveti kabul etmeyerek iş sözleşmesinin haklı sebeple feshini kabul ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etti.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne ve %20 icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında icra inkar tazminatına karar verilmesinin gerekip gerekmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İcra inkar tazminatına karar verilebilmesi için alacağın belirli ya da belirlenebilir olması gerekir. Ancak, hak tartışmalı ise icra inkar tazminatına hükmedilemez (Yargıtay HGK. 04.03.2009 gün 2009/ 9-57 E, 2009/ 110 K). Dosya kapsamına göre, davacının takip konusu alacağı hesaplama sonucu belirlenmiştir. Bu haliyle alacak likit değildir. Ayrıca sözkonusu alacakta ihtilaflı olup yargılama sonucu alacağı varlığı tespit edilmiştir. Davacının
icra inkar tazminatına dair talebinin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu eksikliğin giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararda hüküm fıkrasında yer alan “Davalı tarafın icra takibine itirazının haksız olduğu kanaatine varıldığından bu miktarlar üzerinden davanın %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,” cümlesinin çıkartılarak, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 01.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.