Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/16840 E. 2014/24200 K. 17.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16840
KARAR NO : 2014/24200
KARAR TARİHİ : 17.09.2014

MAHKEMESİ : Salihli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/03/2013
NUMARASI : 2011/190-2013/209

Hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının, davalıya ait işyerinde 26.03.2007-29.09.2009 tarihleri arasında asgari ücretle çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, tazminat ve alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatı, ikramiye, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı işveren, davaya cevap vermemiş, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı,ulusal bayram genel tatil ve hafta tatillerinde çalışıp çalışmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatillerinde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışma,ulusal bayram genel tatil ve hafta tatillerinde çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatillerinde çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, mahkemece davacı tanıklarının beyanlarına göre fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatillerinde çalışma olduğunun ıspatlandığı kabul edilerek bu alacaklar belirlenmiş ise de, davacı tanıklarından İ.. N..’in davacı ile birlikte çalışan ve işyeri çalışma gün ve saatlerini bilebilecek konumda olmasına rağmen davacı ile birlikte çalıştığı sürenin araştırılmadığı, diğer tanığın davacı ile birlikte çalışmadığı, davacının kardeşi olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, tanık İ.. N..’in davalıya ait işyerindeki çalışma süresi tesbit edilerek bu dönemler için bu alacakların ıspatlandığı, diğer dönemler için ıspatlanamadığı kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.09.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.