Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/16192 E. 2014/23781 K. 15.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/16192
KARAR NO : 2014/23781
KARAR TARİHİ : 15.09.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 8. İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/03/2013
NUMARASI : 2010/26-2013/213

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin 13.03.2002-24.04.2009 tarihleri arasında davalıya ait Ö.. Z.. Çocuk Yuvası işyerinde öğretmen olarak çalıştığını, davalı işverenin 2009 yılı Şubat ayında işyerini devrettiğini, davalı işverenin davacıya 15.04.2009 keşide tarihli ihtarname göndererek bu tarihten sonra Beylikdüzü’nde bulunan işyerinde çalışmasını istediğini, bu isteğin davacının çalışma şartlarında esaslı değişiklik oluşturduğunu ve davacının bu değişikliği kabul etmemesi üzerine davalı işveren tarafından iş sözleşmesinin haklı bir neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kendisine ödenmeyen kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin ve fazla mesai ücretlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin müvekkili tarafından değil davacı tarafından feshedildiğini, işyerinin devredildiğini, davacıya işyeri devredildiğinde devredilen işveren yanında çalışacağının beyan edildiğini, davacının da bu hususu kabul ettiğini, davacıya gönderilen ihtarnamenin tamamen işyeri devrini bildirme amaçlı olarak keşide edildiğinin, iş sözleşmesini kötü niyetli olarak fesheden davacının davasının reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiği gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatları ile ödendiği ispat edilemeyen fazla mesai ve yıllık ücretli izin alacaklarının kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının iş sözleşmesinin belirli süreli kabul edilip edilemeyeceği ve buna göre ihbar tazminatına hak kazanıp kazanamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Belirli süreli iş sözleşmesinden söz edilebilmesi için sözleşmenin açık veya örtülü olarak süreye bağlanması ve bunun için objektif nedenlerin varlığı gerekir.
Türk hukuk mevzuatında, belirli iş sözleşmelerinin yapılmasını zorunlu kılan veya buna imkan sağlayan düzenlemeler de bulunmaktadır. 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 9. maddesinin 1. fıkrasına göre, kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler ile kurucu veya kurucu temsilcisi arasında yapılacak iş sözleşmesi, en az bir takvim yılı süreli olmak üzere yönetmelikle belirtilen esaslara göre yazılı olmak üzere belirli süreli yapılır. Böylece, iş sözleşmesinin özel okul öğretmenler, müdür ve diğer yöneticileri ile yapılacak iş sözleşmelerinin belirli süreli olması ve bir yıldan az süreli olmaması zorunludur.
4857 sayılı Kanun’un 11. maddesinin 2 ve 3. fıkralarında zincirleme yapılan belirli süreli iş sözleşmelerinin esaslı bir nedene dayanması halinde belirli süreli olma özelliğini koruyacağı; aksi takdirde belirsiz süreli iş sözleşmesi sayılacağı düzenlenmiştir. Belirli süreli iş sözleşmesinin yapılmasının objektif nedeni varsa ve bu neden devam ediyorsa veya yeni bir sebep ortaya çıkmışsa belirli süreli iş sözleşmeleri yenilenebilir şeklinde değerlendirilmelidir.
Somut olayda, davacı işçinin, davalı işyerinde öğretmen olarak 28.03.2002-21.04.2009 tarihleri arasında çalıştığı ve davacının yaptığı iş itibarıyla taraflar arasında 5580 sayılı Kanun’un 9. maddesinin 1. fıkrasına göre belirli süreli iş sözleşmesinin yapılmasını gerektiren kanuni sebep bulunmaktadır. Ayrıca çalışma şartlarının davalı tarafından ağırlaştırıldığı ve iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı sebeple feshedildiği de gözetilerek davacının ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 15.09.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.