Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/14840 E. 2013/15297 K. 24.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14840
KARAR NO : 2013/15297
KARAR TARİHİ : 24.06.2013

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, muvazaa tespitine ilişkin asıl işveren-alt işveren arasında imzalanan sözleşmenin muvazaalı olduğuna ilişkin Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü iş müfettişi tarafından düzenlenen rapordaki tespitin iptalini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin olmadığı ve muvazaaya dayandığı, teftiş raporundaki tespitin ise mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı temyiz etmiştir.
Davanın kanuni dayanağı 4857 sayılı İş Kanunu’nun 3/2. maddesidir.
4857 sayılı Kanun’un 3/2. maddesi aynen “Bu Kanunun 2. maddesinin altıncı fıkrasına göre iş alan alt işveren, kendi işyerinin tescili için asıl işverenden aldığı yazılı alt işverenlik sözleşmesi ve gerekli belgelerle birlikte, birinci fıkra hükmüne göre bildirim yapmakla yükümlüdür. Bölge müdürlüğünce tescili yapılan bu işyerine ait belgeler gerektiğinde iş müfettişlerince incelenir. İnceleme sonucunda muvazaalı işlemin tespiti halinde, bu tespite ilişkin gerekçeli müfettiş raporu işverenlere tebliğ edilir. Bu rapora karşı tebliğ tarihinden itibaren altı işgünü içinde işverenlerce yetkili iş mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir. Rapora altı iş günü içinde itiraz edilmemiş veya mahkeme muvazaalı işlemin tespitini onamış ise tescil işlemi iptal edilir ve alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçileri sayılır.” hükmünü içermektedir.
Kanunun açık hükmü karşısında mahkemenin 4857 sayılı Kanun’un 3/2. maddesi çerçevesinde düzenlenen iş müfettiş raporuna karşı yapılan itiraz üzerine verdiği kararın kesin olduğu anlaşıldığından davacının temyiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Mahkemenin itiraz üzerine verdiği karar 4857 sayılı Kanun’un 3/2. maddesi ınca kesin olduğundan davacı vekilinin temyiz talebinin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,24.06.2013 gününde oy birliği ile kara verildi.