Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/11704 E. 2014/23584 K. 11.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11704
KARAR NO : 2014/23584
KARAR TARİHİ : 11.09.2014

MAHKEMESİ : Konya 4. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/03/2013
NUMARASI : 2012/152-2013/70

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davalı tarafından takibe konulan senet ile ilgili olarak müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile teminatsız veya teminat karşılığında takibin durdurularak davalının kötü niyetli olması nedeniyle kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, dava konusu icra dosyasında takip konusu yapılan senet lehtarının Türkiye Vakıflar Bankası A.Ş. Olması, bu senedin tanzimi ile ilgili olarak davalı tarafından her hangi bir kredi sözleşmesinin ibraz edilmemesi, bunun dışında bu senedin davacı ile tanzim tarihi itibari ile işveren konumunda olan davalı alacaklı arasında düzenlenmesini gerektiren bir kredi sözleşmesi ve alacak borç ilişkisi ile ilgili bir sözleşme ibraz edilememesi gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı avukatı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının, davalı banka şubesinde yetkili yardımcısı olarak çalışırken işyerinde meydana gelen hırsızlık olayına sebebiyet verdiği gerekçesi ile iş sözleşmesinin feshedildiği, arkadaşı olarak tanıştırdığı N.. K.. isimli şahsın bankadan para çaldığı ve hırsızlık yaptığı, kesinleşen mahkeme kararı ile hırsızlık suçundan hapis cezası aldığı anlaşılmıştır.
Somut olayda, davacı banka zararının karşılanması amacı ile kendisinden işine son verileceği tehdidi ile senet alındığını belirterek borçlu bulunmadığının tespiti ile davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece, söz konusu senet ile ilgili olarak davalı tarafından bu senedin tanzimine ilişkin alacak borç ilişkisini gösterir belge ibraz edilemediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak dosya kapsamı dikkate alındığında, davacının çalıştığı işyerinde meydana gelen hırsızlık suçunu davacının arkadaşı olarak tanıttığı N.. K.. isimli şahsın işlediği kesinleşen mahkeme kararı ile sabit olmuştur. Her ne kadar davacı hakkında hırsızlık suçlaması ile açılan davada delil yetersizliği nedeniyle beraatine karar verilmişse de, bu olayda davacının kusurlu olup olmadığı araştırılmamıştır. Bankacılık işinde Yetkili Yardımcısı olarak çalışan davacının haksız fiile ne oranda katıldığı, bu olayda kusurunun bulunup bulunmadığı bilirkişi aracılığı ile araştırılmalı, diğer yandan ceza dosyasında mahkumiyetine karar verilen N.. K.. isimli şahsın bankada hesabı olup olmadığı da araştırılarak sonucuna göre karar verilmelidir.
Bu nedenle mahkemece uzman bilirkişiden rapor da alınarak olayda davalıya atfı kabil kusur bulunup bulunmadığı belirlenmeli ve tüm deliller yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak sonucuna göre hüküm verilmelidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 11.09.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.