Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/11295 E. 2014/12887 K. 14.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11295
KARAR NO : 2014/12887
KARAR TARİHİ : 14.05.2014

MAHKEMESİ : Sakarya İş Mahkemesi
TARİHİ : 07/03/2013
NUMARASI : 2012/170-2013/175

Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, 2006 Şubat ayından itibaren Belediye iş sendikası üyesi olduğunu toplu iş sözleşmelerine göre alacaklarını tam alamadığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, izin, fazla çalışma, hafta ve genel tatil alacaklarını, ilave ve akdi ikramiye, çocuk yardımı , yemek yardımı , yakacak yardımı, izin yardımı, harcırah, bayram harçılığı, sorumluluk zammı, gıda yardımı, giyim yardımı, ücret zammı, gece zammı, ücret farkı ve aile yardımı alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının iş sözleşmesinin feshedilmediğini, başka kurumda görevlendirildiğini bu sebeple kıdem ve ihbar tazminatlarını alamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının davalı belediyede çalışırken başka kurumda görevlendirildiğini çalışmasını sürdürdüğü anlaşıldığından kıdem ve ihbar tazminatının reddine , diğer taleplerine ilişkin alacakları da olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında izin alacağına hak kazanma noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
İzin alacağı feshe bağlı haklardan olup sözleşmenin sona ermesiyle talep edilebilir hale gelir. Somut olayda izin alacağı mahkemece kabul edilmiş ise de davacı davalı belediyede çalışırken kaymakamlıkta görevlendirilmesi üzerine çalışmasını sürdürdüğü dosya kapsamından anlaşılmakla davacının feshe bağlı hakları istemesi mümkün değildir. Bu sebeple mahkemece kıdem ve ihbar tazminatınnı reddine karar verilmesi isabetli ise de izin alacağının kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık hafta tatili ücreti alacağına ilişkindir.
Somut olayda davacı temizlik işçisi olarak hafta tatillerinde çalıştığını ücretlerinin ödenmediğini iddia etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık anlatımı dikkate alınarak davacının hafta tatilinde çalıştığı kabul edilmiş ise de tanıklardan biri davacının akrabası olup diğeri ise başka bölümde çalıştığından hafta tatil alacağının yeterli ve inandırıcı delillerle ispatlandığının kabulü mümkün değildir.Hal böyleyken, hafta tatili alacağının reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
4-Davacının fazla çalışma ücretine hak kazanmadığı konusunda uyuşmazlık mevcuttur.
Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla çalışma alacağı tanık beyanlarına göre hesaplanmıştır. Şahitler davacının ayda bir hafta yirmidört saat nöbet tuttuğunu diğer üç hafta ise 08-17 arası çalıştığını beyan etmiştir. Davacının gece nöbetinin olduğu dönemler belediye kayıtları araştırılarak tereddüde yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, davacının nöbet listelerinde ve kayıtlarda gece çalışması gözükmüyorsa gündüz çalıştığı kabul edilerek haftalık dokuz saat üzerinden fazla çalışma yaptığı kabul edilerek sonuca gidilmelidir.
5-Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda takdiri indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır.
Somut olayda; davacının genel tatil alacağının şahit anlatımlarına göre hesaplandığı anlaşılmaktadır. Şahit beyanı ve dosya içeriğine göre sözü edilen alacakdan hakkaniyet indirimi yapılmaması doğru olmamıştır. Zira davacının hastalık, mazeret ya da izin gibi sebeplerle yılın tamamında aynı şekilde çalışamayacağı kabul edildiğinden hesaplanan alacaktan dosya içeriğine ve çalışma süresine uygun düşecek bir oranda hakkaniyet indirimi uygulanması gerekmektedir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
6- Gece zammı alacağı taraflar arasında ihtilaflıdır.
Davacının hüküm altına alınan gece zammı alacağının tanık beyanlarına dayanılarak kabul edildiği anlaşılmaktadır. Ancak davalı belediyenin bir kamu kurumu olduğu ve kamu kurumlarında yapılan çalışmaların, harcamaların ve gelir ve giderlerin kayıt ve belgeye bağlanmasının zorunlu olduğu dikkate alındığında dava konusu gece zammı alacağının salt şahit beyanlarına dayanılarak kabulü isabetli olmamıştır.Somut olayda öncelikle davalı belediyeye yazı yazılarak talep dönemine ilişkin tüm toplu iş sözleşmeleri getirtilmeli, davacının dava konusu gece zammı alacağına ilişkin ait olduğu dönemde çalıştığı işyeri ve yaptığı işle ilgili kayıt ve belgeler, puantaj kayıtları, nöbet çizelgeleri, görev belgeleri, çalışma düzenini belirleyen belgeler getirtilmeli, tüm deliller değerlendirmeye tabi tutulmak suretiyle kayıtlarda gözüken çalışmalarla sınırlı olarak talep değerlendirilmeli, hem fazla çalışma hem de gece zammı çalışması mükerrer ödemeye yol açmayacak şekilde hesaplandıktan sonra davacının dava konusu gece zammı alacağına hak kazanıp kazanmadığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilerek sonuca gidilmelidir.
Belirtilen yönler gözetilmeden verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.