Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/10864 E. 2014/12936 K. 15.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10864
KARAR NO : 2014/12936
KARAR TARİHİ : 15.05.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 15. İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/02/2013
NUMARASI : 2011/1678-2013/111

Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, davalı işyerinden ayrıldığını belirterek, fazla mesai yapılmasına rağmen ücretinin ödenmediğini, ihbar tazminatı, hafta tatili, genel tatil ve izin alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, ihbar tazminatı, hafta tatili,genel tatil ve izin alacaklarının reddi ile fazla çalışma alacağının kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı ve davacı vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm temyiz itirazları ile davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, 270 saatle sınırlı olarak sözkonusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir. Dairemizin kararlılık kazanmış içtihatlarına göre, fazla çalışmanın ücrete dahil olduğuna dair kural, 1475 sayılı Kanun’un 35/a ve b maddesinde düzenlenen yılda 270 saatle sınırlı olarak geçerlidir. Yılda 270 saati aşan çalışmaların kanıtlanması durumunda karşılığının ödenmesi gerekir.
Somut olayda; mahkemenin esas aldığı bilirkişi raporuna göre davacının haftada altı gün 08:00-17:00 arası çalıştığı, 1 saatlik ara dinlenmesinin düşülmesiyle 8 saat çalışıldığı, haftada 2 gün de nöbet tutulduğu ve ayda 1 gün de sayım (envanter) işi için olmak üzere haftada ortalama 60 saat çalıştığı ve 15 saat fazla çalışması belirlenmiştir. Ancak davalı tanıkları davacının normal zamanlarda haftada altı gün 08:00-19:00 arası çalıştığını belirtmişlerdir. Davacının fazla çalışma süresi davalı tanıklarının bu beyanına göre yeniden hesaplanmalı ve yılda 270 saat fazla çalışmanın ücrete dahil olduğu dikkate alınarak hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgililere iadesine,15.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.