Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/10839 E. 2014/12943 K. 15.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10839
KARAR NO : 2014/12943
KARAR TARİHİ : 15.05.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 20/03/2013
NUMARASI : 2011/659-2013/239

Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, veri raporlama asistanı olarak çalıştığını, davalı işyerinde fazla mesai yapılmasına rağmen ücretinin ödenmediğini belirterek davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, taleplerin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı ve davacı vekilleri temyiz etmiştir.
1-Davacının, fazla çalışma ücreti konusunda taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, 270 saatle sınırlı olarak sözkonusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir. Dairemizin kararlılık kazanmış içtihatlarına göre, fazla çalışmanın ücrete dahil olduğuna dair kural, 1475 sayılı Kanun’un 35/a ve b maddesinde düzenlenen yılda 270 saatle sınırlı olarak geçerlidir. Yılda 270 saati aşan çalışmaların kanıtlanması durumunda karşılığının ödenmesi gerekir. Davacı ile davalı arasında imzalanan 2008-2009-2010 yıllarında imzalanan mutabakat protokolünde aylık ücretine; 4857 sayılı İş Kanunu’nun 41., 42. ve 63. maddesi uyarınca yapacağı fazla sürelerde çalışma ve fazla mesai ücretlerinin de dahil olduğu belirtilmiştir. Davacının yılda 270 saat fazla çalışmanın ücrete dahil olduğu anlaşıldığından, yılda 270 saati aşan çalışmalarının yeniden hesaplanması gerekmektedir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir
2-Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu durumda kabul ve ret oranlarına göre yargılama gideri hakkında hüküm kurulması gerekirken, reddedilen miktar gözönünde bulundurulmaksızın yargılama gideri bakımından davalı aleyhine hüküm kurulmuş olunması doğru görülmemiştir. Yargılama giderlerinin tarafların haklılık oranına göre paylaştırılması gerektiğinden mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgililere iadesine, 15.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.