Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/10463 E. 2014/11892 K. 07.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10463
KARAR NO : 2014/11892
KARAR TARİHİ : 07.05.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 14. İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/03/2013
NUMARASI : 2011/372-2013/343

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, davalı işyerinde 08.04.2005 tarihinde çalışmaya başladığını, 02.10.2009 tarihinde işyerinde çalışan R…B… isimli çalışan tarafından taciz edildiği için işyeri sorumlusu tarafından iş sözleşmesine son verildiğini, suç duyurusunda bulunduğunu, aylık 850,00 TL ücret aldığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafın 02.10.2009 tarihinde tacize uğradığını iddia ettiğini, oysa ki işyerini terk etme tarihinin 28.02.2011 tarihi olduğunu, eğer bir taciz iddiasının bulunması durumunda bunu işyeri yetkililerine bildirmesi gerektiğini, davacının 28.02.2011 tarihinden itibaren işyerine gelmediğini, devamsızlığı nedeniyle iş sözleşmesinin feshedildiğini, davacının savcılığa şikayet dilekçesinden de anlaşılacağı üzere olayın iki taraf arasındaki mesajlaşma ve bunun eşine aktarılması ile ortaya çıkan sorundan ibaret olduğunu, davacının hak ettiği halde ödenmeyen fazla mesai alacağının bulunmadığını, aylık 710,00 TL aldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının işyerinde R… B… isimli kişinin tacizlerine maruz kalmasından dolayı davacının tanık olan eşi Ş.. D. ve kızı E.. D..’in beyanlarından anlaşılacağı üzere iş yerinden ayrılmak zorunda kaldığı, bu beyanların samimi olması nedeniyle kabul edildiği, davalı iş verenin işyerinde çalışan başka bir işçisinin bir işçiye taciz boyutuna varan davranışlarda bulunmasını önleyemediği, bu itibarla davacının iş yerinden ayrılmak zorunda kaldığı,bu durumda davacının kıdem tazminatına hak kazandığı ancak iş yerinden kendisinin ayrılması nedeniyle ihbar tazminatına hak kazanamayacağı gerekçesi ile hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamalara göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı işyerinde tacize uğraması nedeniyle iş sözleşmesinin feshedildiğini beyan etmiştir. Davalı taraf ise davacının devamsızlığı nedeniyle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini belirtmiştir. Her ne kadar mahkemece davacının işyerinde tacize uğraması nedeniyle işyerinden ayrılmak zorunda kaldığı gerekçesi ile kıdem tazminatına hükmedilmiş ise de, tüm dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler, devamsızlık tutanakları ve tanık beyanları hep birlikte değerlendirildiğinde davacının iş sözleşmesinin devamsızlığı nedeniyle davalı işverence haklı nedenle feshedildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece davacının kıdem tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne ilişkin karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında bir diğer uyuşmazlık konusu davacının fazla mesai alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır. Davalı tarafın temyiz dilekçesi ekinde davacıya ait imzalı ücret bordroları ibraz etmiştir. Bu ücret bordroları incelendiğinde fazla mesainin tahakkuk ettiği ayların bulunduğu anlaşılmaktadır. Ödemeye ilişkin belgeler yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir. Hal böyle olunca imzalı ücret bordrolarına göre fazla mesainin tahakkuk ettiği ayların dışlanması gereklidir. Bu gerekçe ile de mahkemece verilen kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 07.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.