Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/10282 E. 2014/11170 K. 05.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10282
KARAR NO : 2014/11170
KARAR TARİHİ : 05.05.2014

MAHKEMESİ : Niğde İş Mahkemesi
TARİHİ : 27/03/2013
NUMARASI : 2008/433-2013/92

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı işyerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma ve genel tatil alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile ispatlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda mahkemece bordrolarda her ay aynı olmadığı, ücretlerin asgari ücretlerten yüksek olduğu, davacı işçi tarafından itirazi kayıtsız olarak imzalanmış olduğu anlaşıldığından davacının fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı tarafından aşamalarda ısrarla fazla çalışma yapılması halinde ücret bordroları ile ödendiğini belirtilmekte, davacı tarafından ise yapılan ödemelerin prim, ikramiye gibi ek ödemeler olduğu savunulmaktadır. Dosyada mevcut bordrolardan anlaşıldığı üzere her ay değişik ödemeler yapıldığı görülmekle bu değişik ödemeler değerlendirilerek ve taraflardan da sorularak bordrolarda tahakkuk eden çalışma karşılığı ücret ve ödeme toplamı adı aldında tahakkuk edilen ücret arasındaki fark nedeniyle varsa davacıya ait tüm ücret bordroları getirtilerek söz konusu farkın neden kaynaklandığı ve fazla çalışma karşılığı ödeme yapılıp yapılmadığı tereddütsüz olarak belirlenmeli ve dosya bilirkişi tevdii edilerek ayrı ayrı bordrolar karşılaştırılarak denetime elverişli rapor aldırılarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 05.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.