YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/8035
KARAR NO : 2012/27430
KARAR TARİHİ : 06.12.2012
MAHKEMESİ :… Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı ile fazla mesai alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı taraf davacının davalıya ait işyerine 01.07.2008-30.09.2010 tarihleri arasında çalıştığını, davacıdan 28.09.2010 tarihinde baskı ile istifa dilekçesi alındığını ama davacının 30.09.2010 tarihine kadar çalıştığını, haftanın altı günü 08:00-19:00 arası çalışan davacıya fazla mesai ücreti ödenmediğini, bu sebeple fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve fazla mesai alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı taraf öncelikle zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının imzasını taşıyan istifa dilekçesi ve ibranamesinin bulunduğunu, 22.09.2010 tarihli ibranamede hiçbir hakkının kalmadığın beyan ettiğini, davacının fazla mesai yapmadığını istifa eden davacının kıdem ve ihbar tazminatı talep edemeyeceğini belirterek, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının … kaydında fesih tarihinin 29.09.2010 olduğu, 28.09.2010 tarihli istifa dilekçesinde davacının özel sebeplerden dolayı istifa ediyorum diyerek kendisinin … yerinden ayrıldığı, davacı asilin bu yazıyı imzalama gerekçesinin ise baskı oluşturacak nitelikte olmadığı, çalışma koşullarında esaslı değişiklik var ise davacının 4857 sayılı … Kanunu’nun 22. maddesi gereği bu değişikliği altı … günü içinde yazılı olarak kabul etmeyebileceği, bu nedenle davacının kendisi sebepsiz olarak istifa ettiğinden kıdem ve ihbar tazminatı alamayacağı, diğer talep ettiği alacak yönünden ise dosya içinde mevcut bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun bulunduğundan, hükme esas alındığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Çalışma koşullarında işçi aleyhine esaslı değişiklik olup olmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı Kanun’un 22. maddesinde: “işveren, … sözleşmesiyle veya … sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı … günü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedeninin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle … sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17. ila 21. madde hükümlerine göre dava açabilir.” düzenleme, çalışma koşullarındaki değişikliğin normatif dayanağını oluşturur.
4857 sayılı Kanun’un 2. maddesinde çalışma koşullarında esaslı değişiklik sebebiyle işçinin … sözleşmesini haklı olarak feshedebileceği öngörülmemiştir. Bununla birlikte çalışma koşullarının değiştirilmesi, aynı zamanda koşullarının uygulanması anlamına geldiğinden aynı yasanın 24/2-f. maddesinde belirtilen hal, işçinin haklı fesih nedenleri arasında sayılmıştır. Bu durumda işçinin ihbar tazminatı talep … doğmazsa da, kıdem tazminatı ödenmelidir.
Somut olayda davalı işyerinde muhasebe ve özel sağlık sigortaları bölümünde görevli davacının, aynı zamanda yatış işlemlerine de bakmasının istendiği tanık beyanları ile anlaşılmaktadır. Buna göre davacıya daha önceden görevi olmadığı halde ek bir görev verilmiştir. Bu görevin davacı işçiye yüklediği külfet dikkate alındığında işveren tarafından çalışma koşullarında esaslı değişiklik yapıldığı sonucuna ulaşılmaktadır. Davalı işverenin çalışma koşullarındaki bu esaslı değişikliği yazı ile davacıya bildirdiğine ve davacının da kabul ettiğine dair bir bilgi ve belgenin dosya içerisinde olmadığı dikkate alındığında, davacı tarafın yapmış olduğu feshin haklı nedene dayandığı kabul edilmelidir. Bu nedenle, davacının kıdem tazminatı talebinin hüküm altına alınması gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmiş olması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, ….12.2012 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.