Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2012/461 E. 2012/15566 K. 03.07.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/461
KARAR NO : 2012/15566
KARAR TARİHİ : 03.07.2012

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin 18.11.2002 tarihinde davalı …Ş. tarafından aktif ve pasifleri ile birlikte devralınan Fortis Bank A.Ş.’nin çalışanı olduğunu, her iki bankanın birleşmesi nedeni ile yeniden yapılandırmaya gidildiğini ve İnsan Kaynakları Yönetmeliğinin değiştirildiğini, çalışma koşullarını ağırlaştıran İnsan Kaynakları Yönetmeliğini imzalamayı kabul etmemesi üzerine, iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedildiğini, feshin geçerli nedene dayanmadığını ileri sürerek feshin geçersizliğine ve müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı vekili; müvekkili banka ile Fortisbank A.Ş.’nin birleşmesi üzerine her iki bankada farklılık gösteren çalışma şartlarının yeknesaklaştırılması için yeni bir İnsan Kaynakları Yönetmeliğinin hazırlanmasının zorunlu hale geldiğini, davacıya teklif edilen İnsan Kaynakları Yönetmeliğini çalışma koşullarında esaslı değişiklik içermediğini, davacının yeni yönetmeliği imzalamaması nedeni ile iş akdinin geçerli nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; her iki bankanın birleşmesinden sonra hazırlanan yeni İnsan Kaynakları Yönetmeliği ile davacının haftalık çalışma süresinin arttığı ve Cumartesi gününün çalışma gününe alınarak yıllık izin kullanım süresinin azaltıldığı, çalışma koşullarının işçi aleyhine ağırlaştığı ve çalışma koşullarında esaslı nitelikte değişiklik yapıldığı, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca davacının esaslı değişiklikleri kabul etmeme hakkının bulunduğu ve davalının yapılan değişikliğin zorunlu nedene dayandığı yönündeki iddiasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında, çalışma koşullarında işçi aleyhine esaslı değişiklik olup olmadığı, iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı Kanun’un 18. ve devamı maddeleridir. 4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
4857 sayılı Kanun’un 22. maddesindeki, “işveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21. madde hükümlerine göre dava açabilir” şeklindeki düzenleme, çalışma koşullarındaki değişikliğin normatif dayanağını oluşturur.
Somut olayda, davalı Türkeyi Ekonomi Bankası ile davacının çalıştığı Fortisbank A.Ş.’nin 14.02.2011 tarih ve 4053/23 sayılı Yönetim Kurulu kararı ile birleştiği ve birleşme nedeni ile yeni bir TEB İnsan Kaynakları Yönetmeliği hazırlanarak 16.02.2011 tarihli bildiri ile çalışma koşullarında getirilen değişiklikler hususunda işçilerin bilgilendirildiği, yeni hazırlanan İnsan Kaynakları Yönetmeliğini, 9583 çalışanın imzalayarak kabul ettiği, 245 kişinin ise çalışma koşullarında esaslı değişiklik yapıldığı gerekçesi ile imzalamadıkları görülmektedir .
Birleşme öncesinde Türkiye Ekonomi Bankası A.Ş. geçerli olan İnsan kaynakları Yönetmeliği ile Fortisbank ‘da uygulanan İnsan Kaynakları yönetmeliği hükümleri açısından farklılık bulunduğu görülmektedir. Birleşme sonrasında iş yerinde uygulanacak çalışma düzenine ilişkin farklı uygulamaların sonlandırılmasında ve yeni bir İnsan kaynakları yönetmeliği hazırlanmasında zorunluluk bulunmaktadır .
Her ne kadar; yeni hazırlanan İnsan Kaynakları Yönetmeliğinde, davacının ücretinden bir miktar artış yapılarak fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil edilmesi, Cumartesi gününün çalışma günü kabul edilmesi nedeni ile yıllık izin kullanım süresinin azaltılması gibi aleyhe değişiklikler mevcut ise de, iki bankanın birleştirilmesi nedeniyle aynı işi yapanlar arasında çalışma koşullarındaki farklılığı gidermek amacıyla yeknesak bir uygulamaya gidilmesi yönünde oluşturulan işletmesel kararın keyfiliğinden söz edilemez. Nitekim dosya içeriğine göre personelin yaklaşık %95’inin bu uygulamaya onay verdiği anlaşılmaktadır. Davacının sözü edilen değişikliğe onay vermemesi aynı işi yapanlar bakımından çalışma koşullarında önemli fark doğmasına yol açar. İşverence yapılan değişiklik geçerli nedene dayandığından buna onay vermeyen davacı işçinin iş sözleşmesinin feshininde geçerli nedene dayandığı kabul edilmelidir.
Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen nedenlerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 284,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 03.07.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.