Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2012/30373 E. 2013/2588 K. 12.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/30373
KARAR NO : 2013/2588
KARAR TARİHİ : 12.02.2013

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, ücret fark alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin Türk Telekom Mersin İl Müdürlüğünde kapsam dışı personel statüsünde çalışmakta iken, Türk Telekominikasyon A. Ş.’nin özelleştirilmesi sonucunda 406 sayılı Kanun’un ek 29. maddesi ve 4046 sayılı Kanunu’nun 22. maddesi hükümlerine göre 22/05/2006 tarihinde de Mersin İl Sağlık Müdürlüğüne atandığını, ancak ilgili birime nakledilirken düzenlenen nakil il muhaberinde 5473 sayılı Kanun’da öngörülen seyyanen zamların net ücretine yansıtılmadığını, bu nedenle 23/05/2006 tarih ve 11951 sayılı maaş nakil il muhaberenin hatalı düzenlendiğini ile sürerek, bu belgenin iptaliyle yeniden düzenlenmesini ve bu sebeple eksik ödenen ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, yapılan düzenlemenin mevzuata uygun bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece istek gibi hüküm kurulmuştur.
Davalı Türk Telekom A.Ş 14.11.2005 tarihinde % 50 kamu payı blok olarak bir özel şirkete devredilerek özelleşmiştir. Nakle tabi personelin hukuki durumları 4046 sayılı Yasanın değişik Ek 22 ve 29. maddelerinde düzenlenmiştir.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 07.04.2011 tarih ve 2011/55-205 sayılı kararına göre; davalı Kurumun özelleşmesi sonucu asli ve sürekli işlerde veya 399 sayılı KHK gereğince sözleşmeli veya kadrolu görevlerde çalışan personelin kamuya nakillerine kadar geçen süreye ilişkin olarak maaş nakil hakkı düzenlenmesi, ilişiğinin kesilmesi gibi bazı görevler kanunla yüklenmiştir. Bu işlemler idare hukuku açısından sonuçlar doğurmakta ve ilgili personelin nakledileceği kurumdaki statülerini, özlük ve parasal haklarını belirlemektedir. Böyle olunca bir imtiyaz sözleşmesi ile kamu hizmetini yürütmekle görevli ve yetkili kılınması nedeniyle, diğer özel hukuk kişilerinden farklı olarak kimi kamusal ayrıcalıklara ve yükümlülüklere tabi olan 406 sayılı Kanun hükümleri ile kamu kurumlarına nakil hakkı bulunan personelle ilgili olarak bazı kamusal görevler yüklenen davalı şirketin,
belirtilen görevleri kapsamında tesis ettiği işlemler idari işlemi niteliğinde olduğundan bu işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıkların idari yargının görevinde bulunduğu kabul edilmiştir.
Dairemizce de benimsenen bu karara göre uyuşmazlığın çözüm yeri idari yargıdır. Görev hususu dava şartlarından olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen dikkate alınmalıdır. Bu durumda, yargı yolu nedeni ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek hüküm kurulmuş olması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,12.02.2013 gününde oy birliğiyle karar verildi.