Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2012/23609 E. 2012/24251 K. 02.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/23609
KARAR NO : 2012/24251
KARAR TARİHİ : 02.11.2012

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili müvekkilinin davalı nezdinde 02/04/2002 tarihinden itibaren kalite kontrol görevlisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin 31/01/2011 tarihinde feshedildiğini, davalının yıllardır yurtdışına çok büyük miktarlarda ihracat gerçekleştirdiğini, özellikle tekstil alanında büyük yatırımları bulunan …. Grup’a ait bir şirket olduğunu, her ne kadar iş hacminde düşüş nedeniyle iş sözleşmesi feshedilmiş ise de davalı bakımından bu olgunun istihdam fazlalığı yaratacak kadar önem arzetmediğini, zira davalının 12/11/2010-02/12/2010 tarihleri arasında dört adet eleman alımı ilanı verdiğini, feshin işyeri gerekleriyle yapılması halinde tutarlılık, keyfilik ve ölçülülük, feshin son çare olması ilkesine uyulup uyulmadığının denetlenmesinin gerektiğini, davalının bu ölçütlere uygun davranmadığını, bu sebeplerle feshin geçersizliğine ve müvekkilinin işe iade edilmesine, sekiz aylık ücret tutarında işe başlatmama tazminatı, dört aylık boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının ödenmesine karar verilmesine talep etmiştir.
Davalı vekili 01/01/2011 itibariyle davalının iş hacminde önemli oranda düşüş yaşanmaya başladığını, davalının teslim süresi en az bir ay olan ileri tarihli siparişlerle çalıştığından 2011 Haziran ayına kadar olan siparişleri değerlendirme imkanına sahip olduğunu, davalının bu şekilde davacıyı işten çıkarmadan önce Haziran 2011’e kadar ihracat rakamlarında yükselme olmayacağını tespit ettiğini, davalının finansal güçlükler karşısında tasarruf önlemi almak durumunda kaldığını ve sözleşmeyi feshettiğini, feshin keyfilikten çok uzak olup işveren açısından kaçınılmaz olduğunu, davacının başka birimlerde çalıştırılmasının düşünüldüğünü ancak, kalite kontrol görevlisi olan davacıya uygun başka görev bulunamadığını, davacının sunduğu eleman ilanlarının 2010 yılına ait olup nitelikli elemanlara ilişkin olduğunu, sadece bir ilandaki işe eleman alındığını, bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece işverence örtülü işletmesel karar ile iş hacmindeki düşüklük sebebiyle kadro azalmasına gidildiği bu kapsamda davacının iş sözleşmesinin de feshedildiğinin anlaşıldığı, dosyada bulunan bilirkişi raporlarından yıllar itibariyle siparişlerde ve şirket karlarında da bariz şekilde azalma olduğunun belirlendiğini davalı şirket personel giderinin diğer işletmesel giderlere oranla artış tirendi gösterdiğinin bilirkişi raporundan anlaşıldığını, her ne kadar son bilirkişi kurulu raporunda feshin son çare olma ilkesine uyulmadığını belirtmiş ise de dosya kapsamı belgelerden feshin işletmesel gereklerle alındığı, davacının yerine yeni işçi alımı yapılmadığı, davacının şirketin başka bir biriminde çalıştırılma imkanının da bulunmadığı anlaşıldığı gergkçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, davalı nezdinde çalışırken iş sözleşmesi iş hacminin küçülmesi sebebiyle uygulanan tasarruf tedbirleri gerekçesiyle feshedilmiştir. Dosyada kadroların azaltılmasına ve uygulanacak tasarruf tedbirlerine ilişkin olarak alınmış işletmesel bir karar yoktur. Davacı dosyaya davalının ve dava dışı ACT A. Ş.’nin … Grup şirketleri olduğuna dair basından yer almış haberler sunmuş fakat bu iddia mahkemece araştırılmamıştır. Davacının sunduğu belgelerden davalı … A. Ş.’nin dünya perakende devi olarak nitelenen Walmart şirketi tarafından satın alındığı anlaşılmaktadır. Bu bile davalının iş hacminde istihdam fazlası yaratacak kadar azalma olmadığını, işlerinin iyi olduğunu göstermektedir. Davalı feshe karar vermeden önce gerek kendi bünyesinde gerekse kendisine ait … Grup’a ait şirketlerde davacının çalışma imkanı olup olmadığını araştırmamıştır. Mahkemece davacının iddialarına rağmen ACT ile davalı arasında organik bağ araştırılmamıştır. Yargılamanın devamı sırasında davalı bölünme kararı alarak kendisini tasfiyesiz infisah etmiş davaya … Grup unvanıyla devam edileceği bildirilmiştir. Buna rağmen kararda davalı adı olarak … A. Ş. yazılması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02/11/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.