YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/23233
KARAR NO : 2013/13758
KARAR TARİHİ : 07.06.2013
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı … avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde çalıştığını, bu çalışmalarının taşeron firmalara işyerinin işçileri ile devredilmek suretiyle devam ettiğini, iş akdinin davalı tarafından yeni dönemde ihale alınamaması sebebiyle haksız olarak feshedildiğini, tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatının faizleriyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda ıslah ederek artırmıştır.
Davalı … vekili, husumet itirazında bulunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı Okyanus vekili, 31.12.2010 tarihi itibariyle şirketin hizmet alım sözleşmesinin sona erdiğini, davacının yeni dönemde ihaleyi alan şirkette çalışmakta iken iş sözleşmesinin feshedildiğini, şirketin sorumluluğunun olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının 01.07.1996-31.12.2010 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı, çalışma süresince taşeron şirketler ile çalışma ilişkisinin kurulduğu, ancak kesintisiz olarak aynı işyerinde çalıştığı, iş sözleşmesinin davalı işverence haksız olarak feshedildiği, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu, işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı Bakanlık avukatı temyiz etmiştir.
1. Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Davacının ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir sebebi olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin Kanunun 24 ve 25. madde yazılı olan sebeplere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve Kanunun 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih sebebine rağmen işçi ya da işverenin 26. maddede öngörülen hak düşürücü süre içinde fesih yoluna gitmemeleri halinde sonraki fesihlerde karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar.
İhbar tazminatı iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olduğu için, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir sebebe dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. Yine, işçinin 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi sebeplerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez.
Somut olayda, dosya içeriğinden ve tanık beyanlarından, ihaleyi yeni alan Harput şirketinde davacının çalışmaya devam ettiği, bu şirketin sonradan ödenen ücreti düşürerek, asgari ücretle çalışılacağını bildirmesi üzerine davacının işten ayrıldığı anlaşılmış olup, iş akdini davacının ücretler düşürülerek iş şartlarında nitelikli değişiklik yapılması sebebiyle haklı olarak feshettiği, buna göre iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir sebebe dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanamayacağı düşünülmeden, ihbar tazminatı talebinin reddi yerine kabulüne dair yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, 07.06.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.