Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2012/19943 E. 2013/7362 K. 05.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/19943
KARAR NO : 2013/7362
KARAR TARİHİ : 05.04.2013

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, maaş alacağı, fazla mesai, izin ücreti, asgari geçim indirimi, bayram ve genel tatil ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili; davacının davalıya ait işyerinde 20.12.1998-07.09.2010 tarihleri arasında en son garaj sorumlusu olarak 1.100,00 TL ücretle çalıştığını, iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, kıdem tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının işverence ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, asgari geçim indirimi alacağı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile ücret alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahisilini istemiş, taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda ıslah ederek artırmıştır.
Davalı vekili, davacının, davalıya ait işyerinde 20.12.1998- 07.09.2010 tarihleri arasında araç ve konteyner takip sorumlusu olarak çalıştığını, son ücretinin aylık net 900,00 TL olduğunu, öğle yemeğinin şirket tarafından karşılandığını, işyerinde fazla çalışma yapılmadığını, yapıldığı takdirde ödendiğini, talep konusu alacakların zaman aşımına uğradığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının davalıya ait işyerinde 20.12.1998-07.09.2010 tarihleri arasında garaj sorumlusu olarak net 900,00 TL ücretle çalıştığı, iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği, kıdem tazminatına hak kazandığı, ücret, yıllık ücreti ve asgari geçim indirimi alacağı olduğu, fazla çalışma yaptığı, ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığı gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde taraflar temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında uyuşmazlık davacı işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı, ücretinin doğru belirlenip belirlenmediği noktalarında toplanmaktadır.4857 sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada ilişkinin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Somut olayda, Mahkemece, davacının çalışma süresine göre yüzsekseniki gün yıllık izin hakkı olduğu, yüzotuzaltı gün yıllık iznini kullandığı, kırkaltı gün yıllık iznin kullanıldığına veya ücretlerinin ödendiğine dair belge sunulmadığı kabul edilerek yıllık izin ücreti hesabı yapılmış ise de, davacının 2009 yılına ait yıllık izin kullanıldığına ilişkin belgelerde imzası bulunmadığından reddedilmesi gerektiğini ileri sürdüğü, davacının 2009 yılında ondört ve üç günlük yıllık izin kullanma taleplerinin olduğu, bu sürelerdeki izinlerin kullanıldığına ilişkin belgede davacının imzasının olmadığı anlaşılmış olup, 2009 yılına ilişkin yıllık izin kullanma isteğine ilişkin belgelerle, talep edilen yıllık izinlerin kullanıldığına ilişkin belgeler karşılaştırılarak, ilgili aylara ait ücret bordrolarında yıllık izin ücreti tahakkuku yapılıp yapılmadığıda araştırılarak denetime elverişle bir bilirkişi raporu alındıktan sonra, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
Öte yandan, davacının, işverenin beyanına göre aylık net 900,00 TL ücret aldığı, işverence yol ücreti ödendiği kabul edilerek brüt giydirilmiş ücretin tesbitinin yapıldığı anlaşılmıştır. Davacı, davalı işveren ve davalı tanığının, yemeğin işverence karşılandığını beyan ettikleri dikkate alındığında, brüt giydirilmiş ücretin tesbitinde yemek ücretininde eklenmesi gerekirken yanlış yorum ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.