Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2012/18867 E. 2012/20484 K. 01.10.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/18867
KARAR NO : 2012/20484
KARAR TARİHİ : 01.10.2012

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, tasarrufu teşvik ve nema alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, 3417 sayılı Kanun uyarınca yapılan tasarrufu teşvik kesintilerinin ve işveren katkı paylarının davacıya ödenmediği beyanla anılan alacakların hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu edilen alacakların davacıya ödenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tasarrufu teşvik kesintisi ve katkı paylarının tahsiline karar verilmesi isteğine ilişkindir.
Resmi Gazete’nin 14/10/2011 gün ve 28084 mükerrer sayısında yayımlanan Uyuşmazlık Mahkemesinin 20/12/2010 tarih ve 156–328 sayılı kararında da belirtildiği üzere, tasarrufu teşvik kesintilerinin ilgililerin iradeleri dışında, idarenin kamu gücü kullanılarak yapılması, konunun kamu hukuku alanına ilişkin olması gözetildiğinde, tasarruf kesintisi, kurum katkısı ve nemaların tahsili istemiyle anılan idarelere karşı açılan davaların görüm ve çözümünde idari yargı yeri görevlidir. Görev hususu dava şartlarından olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen dikkate alınmalıdır. Bu durumda, yargı yolu sebebi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek hüküm kurulmuş olması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 01.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.