Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2012/10831 E. 2013/372 K. 22.01.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/10831
KARAR NO : 2013/372
KARAR TARİHİ : 22.01.2013

Davacı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, ücret, yıllık izin, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi N. Özdamar Karakülah tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacı işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, kıdem tazminatı dışındaki işçilik alacaklarının işveren tarafından ödenmediğini beyanla, ihbar tazminatı, aylık ücret alacağı, fazla çalışma, yıllık izin, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin kat malikleri kurulu kararıyla ihbar süresi tanınarak ve kıdem tazminatı ödenerek sonlandırıldığını, dava konusu edilen alacakların bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesinin ihbar süresi verilerek, kıdem tazminatı ödenerek feshedildiği, işçinin dava konusu yıllık izin, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 46. maddesinde, işçinin tatil gününden önce aynı Kanunun 63. maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46. maddenin 2. fıkrasında hüküm altına alınmıştır.
Hafta tatili gününde çalıştığını iddia eden işçi, norm kuramı uyarınca bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda yer alan hafta tatili ücreti ödemesinin yapıldığı varsayılır. Bordroda ilgili bölümünün boş olması ya da bordronun imza taşımaması halinde, işçi hafta tatilinde çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilir.
Hafta tatillerinde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. Hafta tatili çalışmalarının yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda mahkemece, davacı tanıkları anlatımlarına itibar edilmesiyle, kapıcı olarak çalışan davacı işçinin çalışma süresi boyunca tüm hafta tatillerinde çalıştığı kabul edilerek, hafta tatili ücreti alacağı hüküm altına alınmıştır. Davacının hafta tatillerinde çalıştığına dair tanık olarak dinlettiği kişilerin, hizmet süresi boyunca, uyuşmazlık konusu alacak bakımından işyerindeki çalışma koşullarını bilmesi beklenemez. Kaldı ki, davacının çalıştığı apartmanın bağımsız bölüm sayısı ve ortak yerleri nazara alındığında, tüm hafta tatillerinde aralıksız şekilde çalışmasının kabulü hayatın olağan akışına aykıdır. Mevcut delil durumuna göre davacının hafta tatillerinde çalıştığı ispatlanamamıştır. Anılan sebeple davacının hafta tatili ücreti alacağının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.