Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2011/8970 E. 2012/11693 K. 29.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/8970
KARAR NO : 2012/11693
KARAR TARİHİ : 29.05.2012

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA :Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan feshedildiğini iddia ederek işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı davacının iş sözleşmesinin işletmesel karar neticesinde geçerli sebeple feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Davacının iş sözleşmesi 02.04.2010 tarihli Yönetim Kurulu Kararı gereğince feshedilmiştir.
Sözkonusu Yönetim Kurulu Kararı ile işletmenin üretim müdürlüğü ve teknik müdürlük pozisyonlarının tek bir müdürlük olan üretim ve teknik işler müdürlüğü bünyesinde birleştirilmesine ve davacının da çalıştığı pozisyon olan vardiya amirliklerinin kaldırılarak sözkonusu işlemlerin yeni kadro ihdas edilen “Üretim Raporlama Sorumlusu” tarafından yerine getirilmesine karar verildiği ve davacı dahil üç vardiya amirinden birine bu işin teklif edilmesine, diğer iki vardiya amirinin iş sözleşmelerinin tüm kanuni haklarının ödenerek feshedilmesine karar verilmiştir.
Mahkemece işletmesel kararların yerindelik denetimi yapılamaz.
İşe iade davalarında iş güvencesinin amacı geçersiz sebeple fesihlerden işçinin korunmasıdır. Ancak bu her halükarda işçi çıkarılamaz manasına gelmemelidir.
Somut olayda işyerinde alınan işletmesel kararla üç vardiya amirliği pozisyonu kapatılmış, pozisyonu kapatılan üç vardiya amirinden birinin çalışabileceği bir kadro ihdas edilmiş, davacı da dahil iki vardiya amiri için çalışabileceği boş kadronun olmadığı savunulmuştur. Davacı da kendisinin çalışabileceği boş kadro bulunduğunu iddia ve ispat etmiş değildir. Kaldı ki yapılan bilirkişi incelemesinde davacının yerine davacının vasıflarında yeni işçi alınmadığı sabit olmuştur. Bütün bu sebeplerle davacının iş sözleşmesinin alınan işletmesel karar gereği geçerli sebeple feshedildiği kabul edilip davanın reddine karar verilmesi gerekirken olaya uymayan bilirkişi raporuna itibar edilerek kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 800,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.200,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 29.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.