Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2011/17653 E. 2012/12635 K. 07.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/17653
KARAR NO : 2012/12635
KARAR TARİHİ : 07.06.2012

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme, davanın husumet nedeniyle reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı ve davalı …. Tic. San. Ltd. Şti. Avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının işe girdiği 18/01/2003 tarihinden itibaren davalılardan Kütahya Belediyesinin makine ikmal müdürlüğü/fen işleri müdürlüğü işyerinde ve işlerinde sırasıyla … AŞ, … A.Ş.-… Ltd. Şti. ve … Ltd. Şti. ile yapılan muvazaalı sözleşmelere dayalı olarak belediyenin kadrolu işçileri ile birlikte taşeron işçisi olarak çalıştırıldığını, rapor bitim tarihinde işyerine gittiğinde işbaşı yaptırılmadığını, feshin geçerli bir nedene dayanmadığını, davacının başlangıçtan beri davalı … Başkanlığının işçisi olarak çalıştığını, yaptıkları işin belediye işi olması sebebiyle işe ara verilmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığından iş akitlerinin feshi için gösterilen gerekçenin geçerli bir neden olmadığını belirterek, müvekkilinin işe iadesine ve yasal haklarına karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, davacının diğer davalının işçisi olduğunu, belediyeye husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. Davalı … Nak. Tic. San. Ltd. Şti. usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına rağmen cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamıştır.
Mahkemece, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2/6. maddesine göre asıl işin bir bölümünün işletmenin gereği ile ve teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren hallerde alt işverene verilebileceği ve 5393 sayılı Belediyeler Kanunu’nun 67. maddesiyle de belediyeler asıl işlerini 6. fıkradaki sınırlamalar olmaksızın alt işverenlere verebileceği şeklindeki düzenleme karşısında, davalı belediyenin atölye ve işletme personeli istihdam işini ihale suretiyle diğer davalıya devrettiği ve davacının da diğer davalı şirketin işçisi olduğu gerekçesiyle, davacının davalı … hakkındaki davasının husumet yokluğundan reddine, iş akdinin haksız feshedildiği anlaşılmakla davalı … Ltd. Şti. hakkındaki davasının kabulüne ve bu şirkette işe iadesine karar verilmiştir.
Hüküm davacı ve davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine göre, belediyenin atölye birimleri ve işletme personeli istihdamı konusundaki hizmet alım sözleşmesi ile davalı şirket tarafından üstlenilen işler, mahkeme gerekçesinde de değinilen kanuni düzenlemeler gereği, alt işverene verilebilecek işlerden olup, davacı tarafından da muvazaa ispatlanamadığından, davalılar arasındaki hukuki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğunun kabulü isabetlidir. Ancak asıl işverenin, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak İş Kanunundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerden alt işverenle birlikte sorumlu olacağı kuralı dikkate alınmadan ve işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinden birlikte sorumlu olduğu gözden kaçırılarak, asıl işveren yönünden davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmesi hatalı bulunmuştur.
4857 sayılı Kanun’un 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1.Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.Davalı alt işveren tarafından gerçekleştirilen feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının adı geçen …. Tic. San. Ltd. Şti. işyerine İŞE İADESİNE,
3.Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı alt işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminattın her iki davalının birlikte sorumlu olmak kaydı ile miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4.Davacı işçinin işe iadesi için davalı alt işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilin tahsilinin gerektiğine,
5.Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6.Davacının yapmış olduğu 38,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalıların yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7.Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.200,00 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8.Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacı vekiline iadesine, kesin olarak 07/06/2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi