Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2011/14325 E. 2012/3913 K. 12.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/14325
KARAR NO : 2012/3913
KARAR TARİHİ : 12.03.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

DAVA : Davacı, tasarrufu teşvik ve nema alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkili Nusaybin Belediyesinde çalışırken Belediyece maaşından tasarrufu teşvik kesintisi yapıldığını ancak işverence katkı payları da katılarak nemalandırılması amacıyla Ziraat Bankası’na yatırılmadığını, 4853 sayılı Kanun’a 26.12.2006 tarihinde 5568 sayılı Kanunla eklenen ek 1. madde hükmü doğrultusunda tasarrufu teşvik hesaplarına dair tüm hak ve yükümlülükler 31.12.2007 itibariyle Hazineye devredildiğinden davalının borçtan sorumlu olduğunu ileri sürerek tasarrufu teşvik ana para ve nema alacağının ödetilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davaya bakmakta idari yargının görevli olduğunu, davada taraf sıfatlarının bulunmadığını, davalı işverenin yükümlülüklerini yerine getirmemesinden Hazinenin sorumlu tutulamayacağını, Hazine Müsteşarlığının sorumluluğunun Hazineye devrolunan miktarla sınırlı olabileceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece daha önce verilen 2009/599 esas, 2010/556 karar sayılı karar Yüksek 9. HD’nin 2010/50443 esas 2011 /519 karar nolu kararıyla bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada alınan ek bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm davalı … vekilince temyiz edilmiştir.
Karara dayanak olan ek bilirkişi raporunda, değerleme yapılırken her yıl için ayrı ayrı değerleme oranı belirlenerek hesaplama yapılması yerine nasıl bulunduğu anlaşılamayan “değerlendirme toplamı”nın hesaplamaya esas alındığı görülmektedir. Denetime elverişli olmayan bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Ayrıca Haziran 2006 tarihinden sonrası için değerleme yapılamaz, bu nedenle kabule göre de hesaplama hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, 12.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir.