Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2011/10206 E. 2012/3410 K. 06.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10206
KARAR NO : 2012/3410
KARAR TARİHİ : 06.03.2012

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, iş sözleşmesinin haksız sebeple feshedildiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında, iş sözleşmesi feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
05.05.2008 tarihinden iş sözleşmesinin feshedildiği 21.11.2009 tarihine kadar davalı işverenlikte dikim – makine elemanı olarak görev yapan davacının iş sözleşmesi, işverenden izin almaksızın veya haklı sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki iş gücü işe devamsızlık yaptığı gerekçesiyle, 4857 sayılı Kanun’un 25/II-g maddesi gereğince haklı sebeple feshedilmiştir.
Mahkemece, davacının kendi vardiyasına olmasa bile, 23.00-07.00 vardiyasına gelerek çalışma iradesini ortaya koyduğu, iş yerine gelen davacının o gün güvenlik görevlileri tarafından dışarıya çıkarıldığı ve ertesi gün de işe gelmesine rağmen iş yerine alınmadığı, buna istinaden davacı hakkında devamsızlık tutanağı tutulduğu, iş yerine gelerek çalışma iradesini ortaya koyan davacının iş sözleşmesinin haksız yere feshedildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda, davacının iş sözleşmesi ardı ardına izinsiz ve mazeretsiz olarak devamsızlığı nedeniyle feshedilmiştir. Toplanan deliller ve dosya kapsamından anlaşıldığı üzere, davacı 19.11.2009 tarihinde vardiyası olan 07.00-15.00 vardiyasına gitmemiş, takip eden 23.00-07.00 vardiyasına gitmiş ise de çalıştırılmamıştır. Ertesi gün ise, iş yerine geç gitmiş ve iş yerindeki görevlilerle tartışıktan sonra iş yerinden ayrılmıştır. Tanık anlatımları ve olayların gelişimine göre işverene derhal fesih hakkı veren ardı ardına iki gün devamsızlık olgusu, somut uyuşmazlıkta gerçekleşmemiş ise de, çalışacağı vardiyayı bilen davacının vardiyasının rastladığı pazar günü izin isteğinin kabul edilmemesi üzerine, 19.11.2009 tarihinde o günkü vardiyası olan 07.00-15.00 vardiyasına gitmediği sabit olmakla, davacının bu davranışı daha önce aldığı ihtarlarla birlikte değerlendirildiğinde haklı sebep ağırlığında olmasa da, geçerli neden oluşturacak niteliktedir. Bu durumda işverence yapılan feshin geçerli nedene dayandığının kabulü ile davanın reddi gerekirken yazılı gerekçelerle kabulü doğru görülmemiştir.
Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 70,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 06.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.