Yargıtay Kararı 22. Ceza Dairesi 2015/7323 E. 2015/8333 K. 03.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/7323
KARAR NO : 2015/8333
KARAR TARİHİ : 03.12.2015

Tebliğname No : 6 – 2011/255917
MAHKEMESİ : Eskişehir 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/04/2011
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanık O.. K..’un yokluğunda verilen 26/04/2011 tarihli kararın sanığa 09.05.2011 tarihinde tebliğ edildiği ve sanık tarafından 16/05/2011 tarihinde temyiz edilmesi üzerine, mahkemece 23/05/2011 tarih ve 2009/429 E.- 2011/426 K. sayılı ek karar ile “temyiz harcı yatırılmadığından temyiz talebinin reddine” karar verildiği, 30/05/2011 tarihinde tebliğ edilen ek karara karşı da sanığın 06/06/2011 tarihli başvurusunda “temyiz harcı olan 40 TL’yi maddi imkanı olmadığından yatıramadığını ve dilekçesinin süre tutum dilekçesi olarak kabulüne karar verilmesini” talep ederek red kararını temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; 14/04/2011 tarih ve 27905 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 13. maddesi uyarınca Yargıtay Ceza Dairelerine yapılacak temyiz başvurularında 40 lira harç alınması hükme bağlanmış ve anılan Yasa maddesi Anayasa Mahkemesinin 20/10/2011 tarih ve 2011/54-142 sayılı kararı ile iptal edilerek, iptal hükmünün kararın Resmi Gazetede yayımlandığı 28/12/2011 tarihinden başlayarak altı ay sonra (29/06/2012) tarihinde yürürlüğe girmesine karar verilmiş ise de Anayasa Mahkemesinin iptal hükmünün gerekçesini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin Adil Yargılanma Hakkı kapsamında değerlendirdiği, mahkemeye erişim hakkının engellenmemesi bağlamında belirlediği kriterlerden birisi olan, “ödeme gücü olmayanlar bakımından etkili adli yardım sisteminin olması” koşulunun ülkemizde yeterince bulunmamasına dayandırdığı gözetildiğinde, anılan hususun Anayasa Mahkemesinin iptal kararının yürürlüğe girmesi beklenmeksizin temel haklarla ilgili Uluslararası Sözleşmeleri ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları dikkate alınarak iç hukukta uygulanması gerektiği gözetilerek adı geçen sanığın temyiz isteminin reddine dair 23/05/2011 tarih ve 2009/429 E.- 2011/426 K. sayılı ek kararı kaldırılarak 26/04/2011 tarihli hükmün yapılan incelemesinde;
I- Sanık O.. K.. hakkındaki hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;

Sanık hakkında eylemin gece işlenmesi sebebiyle 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesi uyarınca 1/4 arttırım yapılırken hapis cezasının “2 yıl 6 ay ” yerine “2 yıl 4 ay” olarak hesaplanması ve buna bağlı olarak da sonuç cezanın “7 ay 15 gün ” yerine “7 ay” olarak hesaplanarak eksik ceza tayini ile adli sicil kaydına göre tekerrüre esas geçmiş hükümlülüğü bulunan sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması karşı temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamış, Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014-140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre; sanık O.. K..’un temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle eleştiri dışında usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,
II- Sanık O.. K.. hakkında mala zarar verme ve sanık H.. K.. hakkındaki hükümlerin incelenmesinde;
a) Sanık O.. K.. hakkındaki mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Sanığın, suça konu kilitli haldeki aracın penceresini zorlayarak kapısını açıp, düz kontak yapmak için direksiyonun alt tarafındaki plastik aksamı parçalayıp aracı çalıştırmayı başaramayınca olay yerinden ayrıldığının anlaşılması karşısında; hırsızlık suçunun konusu ile mala zarar verme suçunun konusunun aynı olması nedeniyle, hırsızlık suçunun işlenmesi sırasında çalınmak istenen eşyaya zarar verilmesinde mala zarar verme suçunun oluşmayacağının gözetilmemesi,
b) Sanık H.. K.. hakkındaki hükümlerin temyiz incelemesinde;
Başka suçtan Çanakkale Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olduğu anlaşılan sanık H.. K..’nun duruşmadan vareste tutulma hakkının hatırlatılmadığı ve vareste tutulma talebi de bulunmadığı halde, hükmün açıklandığı 26.04.2011 tarihli son oturumda hazır bulundurulmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık H.. K.. ve O.. K..’un temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sanık H.. K.. hakkındaki hükümlerin diğer yönleri incelenmeden, sanık O.. K.. hakkındaki hükmün ise yazılı sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.