Yargıtay Kararı 22. Ceza Dairesi 2015/5430 E. 2015/5193 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5430
KARAR NO : 2015/5193
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

Tebliğname No : 6 – 2011/169097
MAHKEMESİ : Ankara 15. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/02/2011
NUMARASI : 2011/55 (E) ve 2011/72 (K)
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlal

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Suç tarihi itibariyle hırsızlık suçu ile birlikte işlenen işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun şikayet ve uzlaşma kapsamında olmadığı gözetilmeden, düşme kararı verilmiş ise de, bu husus karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık Ö.. T.. savunmanının, düşme kararının temyizinde hukuki yararı bulunmadığından ve gerekçeye yönelik temyiz itirazlarının da bulunmadığı anlaşıldığından, bu konudaki isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
B- Sanık hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık Ö.. T.. müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, “Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının
infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına,” cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.