Yargıtay Kararı 22. Ceza Dairesi 2015/4361 E. 2015/5199 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4361
KARAR NO : 2015/5199
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

Tebliğname No : 6 – 2011/64472
MAHKEMESİ : İzmir 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/10/2010
NUMARASI : 2010/417 (E) ve 2010/699 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Sanık F.. D.. hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,
2-Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “eşit olarak” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık F.. D.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 53 maddesinin uygulanması ile yargılama giderlerine ilişkin bölümler çıkartılarak, yerlerine “sanığın, 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmalarına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanıklar hakkında uygulanmamasına,”, “Sebebiyet yargılama giderin sanıklardan payları oranında ayrı ayrı alınarak hazineye gelir kaydına” ”cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Sanıklar E.. Ç.. ve G.. B.. hakkında hırsızlık suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanıklar Emine ve Gönül’ün 14/12/2009 ve 29/12/2009 tarihlerinde kısa aralıklarla yakınıcı E.. D..’ın sorumlu olduğu Tansaş alış veriş mağazından hırsızlık yaptıklarının anlaşılması karşısında; TCK’nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin haklarında uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabul ve uygulamaya göre de ;
1-Sanık E.. Ç..’in 14/12/2009 tarihli hırsızlığa diğer sanıklar ile birlikte önceden aldıkları karar doğrultusunda asli olarak iştirak ettiğinin anlaşılması karşısında ; hakkında TCK’nın 39/1-2 maddesi uyarınca yardım eden sıfatı nedeniyle indirim yapılması,
2-Sanıkların TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanıklar hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,
3- Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “eşit olarak” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar E.. Ç.. ve G.. B.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, sanık E.. Ç..’in 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesine göre yeniden kurulan hükümde kazanılmış hakkının korunmasına, 12/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.