YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10412
KARAR NO : 2016/1889
KARAR TARİHİ : 16.02.2016
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, Mala Zarar Verme
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türleri, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasanın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuk …. müdafiinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk hakkında, 19.09.2006 tarihinde işlenen suç için 18.06.2008 tarihinde 5271 sayılı CMK’nın 231/6-son cümlesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve bu kararın 18.07.2008 tarihinde kesinleştiği, suça sürüklenen çocuğun deneme süresi içinde ikinci suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verildiği, böylelikle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 18.07.2008 ile deneme süresi içinde ikinci suçun işlendiği 05.05.2009 tarihleri arasında dava zamanaşımının durduğu ve dosya içerisinde suça sürüklenen çocuğun aynı günde farklı yerde işlediği suç hakkında tanzim edilen 19.09.2006 tarihli iki ayrı kolluk tutanağının bulunduğu, işbu dava konusuyla ilgili olarak saat 09:50’de ihbar yapıldığı, suça sürüklenen çocuğun atılı suçu kabul etmediği ve katılanın beyanına göre suçun saat 23:30 ve ertesi gün saat 09:45 arasında belirsiz zaman diliminde işlendiği gözetilerek eylemin gündüz saatleri içinde işlendiği kabul edilerek yapılan incelemede;
Suç tarihi itibariyle 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 31/2. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu için öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanun’un 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 6 yıllık zamanaşımının suçun işlendiği 19.09.2006 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısı ve suça sürüklenen çocuk …. müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının DÜŞÜRÜLMESİNE, 16.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.