Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2019/264 E. 2019/5352 K. 23.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/264
KARAR NO : 2019/5352
KARAR TARİHİ : 23.09.2019

MAHKEMESİ : …Hukuk Dairesi

İLK DERECE MAHKEMESİ : …İş Mahkemesi

TÜRK MİLLETİ ADINA

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararının taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R

1– Taraf vekillerinin manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararlar için kesinlik sınırının karar tarihi itibariyle 47.530,00 TL olduğu, Davacı vekilinin birleşen dosyanın dava dilekçesinde 10.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunduğu yerel mahkemece davacı lehine 9.000,00 TL manevi tazminata karar verildiği, taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvrularının esastan reddine karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesi kararının taraf vekillerince temyize getirildiği, davacı lehine hükmedilen ve reddolan manevi tazminat miktarları dikkate alındığında tarafların temyiz itirazlarının kesinlik sınırında kaldığı açıktır.
Bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı lehine hükmedilen manevi tazminata ilişkin kısmının temyiz kabiliyeti olmayıp, bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının H.M.K.’nun 362/1-a maddesi uyarınca KESİNLİKTEN REDDİNE,
2-Taraf vekillerinin davacı lehine hükmedilen maddi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise, dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, taraf vekillerinin dayandığı temyiz kapsam ve nedenlerine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün bu yöne ilişkin kısmının ONANMASINA, fazla alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıya yükletilmesine, 23/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.