YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/2410
KARAR NO : 2020/1129
KARAR TARİHİ : 25.02.2020
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
KARAR
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, iş kazası sonucu vefat eden sigortalının yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, manevi tazminat yönünden önceki hüküm bozmanın dışında kalıp kesinleştiğinden yeniden karar vermesine yer olmadığına, maddi tazminat talebinin kabulu ile; davacı … Çayır için 4.203,48 TL, davacı … için 129.523,39 TL Maddi tazminatın kaza tarihi olan 11/05/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.
Usuli kazanılmış hak kavramı, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
Usuli kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için; bir davada ya taraflar ya mahkeme ya da Yargıtay tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerekir.( …nun 12.07.2006 T., 2006/4-519 E, 2006/527 K, 03.12.2008 T., 2008/10-730 E., 2008/732 K.) Usuli kazanılmış hak ilkesi kamu düzeniyle ilgilidir. (09.05.1960 T., 21/9; 04.02.1959 gün 13/5 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı)
Somut olayda; Mahkemenin 21/01/2015 tarihli kararının davalı vekilinin temyizi üzerine davalının diğer temyiz itirazlarının reddi ile davacı … Çayır’ın ölenin desteğinden yararlanıp yararlanmadığının, öğrencilik durumunun devam edip etmediğinin araştırılarak, destekten faydalandığının tespiti halinde lehine tazminata karar verilmesi, aksi halde bu davacının maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi ve imzalı ücret bordroları bulunmaması nedeniyle, sigortalının yaptığı iş, yaşı, kıdemi belirtilmek suretiyle ilgili meslek odalarından olay tarihinde alabileceği emsal günlük net ücretleri sormak, buradan gelen neticelere göre hakkaniyete ve hayatın olağan akışına uygun olacak şekilde ücretin tespit edilerek, davacıların maddi zararlarını taraflar yararına oluşan kazanılmış haklara da riayet edilerek yeniden hesaplatmak ve çıkacak sonuca göre talepler aşılmadan bir karar vermek gerektiğinden bahisle bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve yargılamaya devam edilmiş olup, bozma ilamı dışında kalan hususlar yönünden yeniden yeni verilerle hesap raporu alınmış, yukarıda ifade edilen usulü müktesep haklara riayet edilmeden karar verilmiştir.
Yapılacak iş; bozma sonrası hükme esas alınan ücretin esas alınarak 07/11/2014 tarihli bozma öncesi hükme esas alınan hesap raporundaki diğer bütün verilerin aynı kalması suretiyle yeni bir hesap raporu alınması ile usulü kazanılmış haklara riayet edilerek rapor neticesine göre bir karar vermektir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 25/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.