Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2019/1126 E. 2019/7810 K. 16.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/1126
KARAR NO : 2019/7810
KARAR TARİHİ : 16.12.2019

MAHKEMESİ:Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
TÜRK MİLLETİ ADINA

KARAR
A)Davacı İstemi;Davacı vekili, davacının … Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğü … Endüstri Meslek Lisesi’nde 05/04/1998 – 31/12/2009 tarihleri arasında çalıştığını, Aralık 2009 tarihinde SGK müfettişleri tarafından yapılan denetimlerde davacının ve diğer bir kısım işçilerin sigortasız olarak çalıştırıldığının tespit edildiğini, hak düşürücü sürenin geçmediğini beyanla, davacının sigortasız çalıştırıldığı 05/04/1998 (dahil) -31/12/2013 (hariç) tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
B)Davalıların Cevapları;Davalı … vekili, davacının iddiasını göre çalışmasının iki dönemi kapsadığı 1998 – 2009 ve 2011 – 2013 yılları arası olduğu iddiasını kabul etmediklerini, davacının 2009 öncesi çalışmalarının 02.10.2004 – 30.12.2004, 01.03.2005 – 30.06.2005, 15.09.2005 – 30.11.2005, 15.01.2006 – 30.06.2007, 01.09.2007 – 30.06.2008, 01.09.2008 – 30.06.2009, 01.09.2009 – 25.11.2009 arası olduğunu, 2009’dan sonrası çalışmalarının ise 31.12.2009 – 30.06.2010, 14.09.2010 – 31.12.2010, 01.01.2011 – 31.05.2011, 14.09.2011 – 18.09.2011 tarihleri arasında Okul Aile Birliği’nde, 19.09.2011 – 31.12.2011 tarihleri arasında hizmet alımı ile (… Ltd. Şti.) 05.10.2012 – 31.12.2012, 15.01.2013 – 28.03.2013 tarihleri arası Okul Aile Birliğinde, 02.09.2013 – 06.12.2013, 17.12.2013 – 31.12.2013 tarihleri arasında hizmet alımı ile (… Ltd. Şti.) olduğunu, beş yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının 05.04.1998 – 01.10.2004 tarihleri arası çalıştığı iddiasının gerçek dışı olduğunu herhangi bir belgeye dayanmadığını, davacının hizmet alım şeklindeki çalışmalarından dolayı okul aile birliğinin hizmet tespitinde sorumlu tutulmasının, tespitin okul aile birliği adına yapılmasının mümkün olmadığını, davacının çalıştığı dönemde babasından ölüm aylığı aldığını, çalışmasının kısmi olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.Fer’i müdahil … vekili, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereği hizmet tespiti davalarının resmi ve yazılı belgelerle ispatlanması gerektiğini, bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için çalışma ilişkisinin hizmet akdine dayanması ve çalışmanın fiilen yerine getirme zorunluluğunun bulunduğunu, davanın açılmasına Kurumun sebebiyet vermediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir…. Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü, okulun tüzel kişiliğinin bulunmadığını, tüzel kişiliği olmayan okula dava açılmasının mümkün olmadığını, husumet itirazında bulunduklarını, dava dilekçesinin incelenmesinde (iddiaya göre) davacının çalışmasının iki dönemi kapsadığı 1998 – 2009 ve 2011 – 2013 yılları arası olduğu bu iddiayı kabul etmediklerini, davacının 2009 öncesi çalışmalarının 02.10.2004 – 30.12.2004, 01.03.2005 – 30.06.2005, 15.09.2005 – 30.11.2005, 15.01.2006 – 30.06.2007, 01.09.2007 – 30.06.2008, 01.09.2008 – 30.06.2009, 01.09.2009 – 25.11.2009 arası olduğunu, 2009’dan sonrası çalışmalarının ise 31.12.2009 – 30.06.2010, 14.09.2010 – 31.12.2010, 01.01.2011 – 31.05.2011, 14.09.2011 – 18.09.2011 tarihleri arasında Okul Aile Birliğinde, 19.09.2011 – 31.12.2011 tarihleri arasında hizmet alımı ile (… Ltd. Şti.) 05.10.2012 – 31.12.2012, 15.01.2013 – 28.03.2013 tarihleri arası Okul Aile Birliğinde, 02.09.2013 – 06.12.2013, 17.12.2013 – 31.12.2013 tarihleri arasında hizmet alımı ile (… Ltd. Şti.) olduğunu, beş yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının 05.04.1998 – 01.10.2004 tarihleri arası çalıştığı iddiasının gerçek dışı olduğunu herhangi bir belgeye dayanmadığını, davacının hizmet alım şeklindeki çalışmalarından dolayı okul aile birliğinin hizmet tespitinde sorumlu tutulması, tespitin okul aile birliği adına yapılmasının mümkün olmadığını, davacının çalıştığı dönemde babasından ölüm aylığı aldığını, davacının çalışmasının kısmi olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir.Davalı … Teknik Endüstri Meslek Lisesi (…) Okul Aile Birliği Başkanlığı’na dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davaya cevap vermediği görülmüştür.
C)İlk Derece Mahkemesi Kararı;
Mahkemece yapılan yargılama sonunda “Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile;
1-Davacının 05.04.1998-31.12.2004 tarihleri arasında …’na bağlı olarak … Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ne ait işyerinde, 01.01.2005-31.12.2013 tarihleri arasında kuruma bildirimi yapılan
31.12.2009-22.01.2010 arası 23 gün
01.03.2010-30.06.2010 arası 120 gün
14.09.2010-28.01.2011 arası 135 gün
07.02.2011-31.05.2011 arası 112 gün
05.09.2011-16.09.2011 arası 12 gün
19.09.2011-31.12.2011 arası 102 gün
06.02.2012-31.05.2012 arası 114 gün
01.10.2012-18.01.2013 arası 108 gün
04.03.2013-21.06.2013 arası 109 gün
02.09.2013-31.12.2013 arası 120 gün hariç olmak üzere … Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Okul Aile Birliği’ne ait okul işyerinde hizmet akdine tabi olarak asgari ücretle çalıştığının tespitine, fazlaya dair istemin reddine,” karar verilmiştir.
D)Bölge Adliye Mahkemesi Kararı;
… 1. İş Mahkemesi’nin 26.09.2017 tarih, 2015/103 Esas ve 2017/468 Karar sayılı kararına yönelik davalı … ve fer’i müdahil … vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
E) Temyiz Nedenleri,
Davalı … vekili, davacı sömestri ve yaz tatillerinde çalışmamış olduğunu, her dosyanın kendi delilleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini, ilk derece mahkemesinin kararına dayanak olarak … İş Mahkemesi’nin 2000/400 Esas 2012/1288 Karar sayılı benzer bir mahkeme kararının onanması gerekçesine dayandığını,2009 yılından önceki çalışmaları yönünden hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Fer’i müdahil … vekili, davacı sömestri ve yaz tatillerinde çalışmamış olduğunu, denetime elverişli olmayan bilirkişi raporu ve hizmet olgusunun ispatlamaya elverişli olmayan tanık beyanları ile eksik inceleme ve delillerin yanlış değerlendirilmesi sonucu hüküm kurulduğunu belirterek kararın resen bozulmasını talep etmiştir.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;Dava, davacının 05/04/1998 -31/12/2013 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.Dosyadaki kayıt ve belgeler; 25.06.1959 doğumlu olan davacının 31.12.2009-31.12.2013 tarihleri arası bir kısım kuruma bildirilen hizmetlerinin bulunduğu, Okul Aile Birliği kararlarını, çalışanlara ait olduğu belirtilen ücret bordroları ve çalışanlara ücret ödenmesi talimatlarını içeren banka talimatları dosya arasına alındığı, İl Müdürlüğünde 1019126.064 sicil numaralı işyeri dosyasında işlem gören … Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Okul Aile Birliği Başkanlığı işyerinin 30.12.2009 tarihi itibariyle tescil edildiği ancak dava dışı …’ün hizmet tespiti davasında … İş Mahkemesi’nin 2010/400 esas, 2012/1288 karar sayılı kararı ile 09.09.1996-28.02.2010 tarihleri arasında işyerinde hizmet akdi ile çalıştığının tespitine karar verildiğinden işyerinin tescil tarihinin Okul Aile Birliği Başkanlığı’nın kuruluş tarihi olan 01.01.2005 tarihine çekildiğini, 01.01.2005-31.12.2013 devresi aylık prim hizmet belgelerinin ve 31.01.2010 tarih F.Ö.2010/1 sayılı SGK Kontrol Memurluğu Raporunun yazı ekinde sunulduğu, yazı ekindeki raporda 30.12.2009 günü fiilen çalıştıkları tespit edilen dava dışı …, … ve …’ın beyan ettikleri işe başlama tarihlerinin fiilen tespiti mümkün bulunmadığı belirtilmiş olup davacının davalı okulda çalıştığına dair herhangi bir tespit yapılmadığı, tanıkların dinlendiği anlaşılmaktadır.Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.Çalışma olusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Somut olayda; davacının eğitim öğretime ara verildiği sömestre ve yaz tatili dönemlerinde çalışıp çalışmadığı araştırılmadan, dava dönemi içinde hangi tarihler arasında eğitim öğretimin devam ettiğinin ilgili Milli Eğitim Müdürlüğünden sorulup tespit edilmeden, dinlenen davacı ve davalı tanık beyanlarındaki çelişki giderilmeden fiili çalışmanın varlığı yöntemince araştırılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.Yapılacak iş, ihtilaflı dönemde görevli olan müdür, müdür yardımcısı, öğretmen ve hizmetliler ile diğer çalışanların isim listesini istemek, ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, davacının çalışmasının eğitim öğretime ara verildiği sömestre ve yaz tatili dönemlerinde devam edip etmediğini, kısmi zamanlı bir çalışma olup olmadığını sormak, dava döneminde eğitim öğretimin hangi tarihler arasında devam ettiğini ilgili Milli Eğitim Müdürlüğünden sorup belirlemek, davacının çalışmalarının gerçekliğini, davacının bildirimin dışındaki bu dönemde ücretini ne şekilde aldığını araştırmak, bu dönemde çalıştığına ve ücret aldığına ilişkin belgeleri getirtmek ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra, kabule göre ise …’na bağlı çalıştığının tespitine ilişkin hüküm kurularak, sonucuna göre karar vermekten ibarettir.O halde, davalı MEB vekili ,davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 16/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.