YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/683
KARAR NO : 2018/9738
KARAR TARİHİ : 27.12.2018
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı, Kurum tarafından 2001-2012 dönemi yönünden prim borcu ve faiz işletmesi nedeniyle faizin iptaline, asıl alacak yönünden af ve yapılandırma kanunları kapsamında yapılandırma imkanları verilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Davacı, Kurumun 2001-2012 tarihleri arasındaki dönem yönünden prim borcu çıkartıldığını ve faiz uygulandığını belirterek faiz miktarının iptaline ve asıl alacak yönünden af ve yapılandırma kanunları kapsamında yapılandırma imkanı verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizin 22/09/2014 tarih, 2013/21278 Esas ve 2014/18274 Karar sayılı İlamı ile davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden reddine karar verilmiş ise de Anayasa Mahkemesi’nin 08/03/2017 tarih ve 2014/19638 Başvuru sayılı kararı ile dosyanın yeniden yargılama yapmak üzere ilgili Yargıtay Dairesine gönderilmesine karar verildiği anlaşıldığından davacının temyiz incelemesine yönelik talebinin süresinde olduğu kabul edilerek Dairemizce yeniden inceleme yapılmıştır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 12/05/1999-27/02/2001 tarihleri arasında vergi mükellefiyetinin, 30/12/1999-02/04/2001 tarihleri arasında oda kaydının bulunduğu, 21/03/2000 tarihinde Kurum kayıtlarına intikal eden giriş bildirgesi gereğince 12/05/1999 tarihi itibariyle 1479 sayılı Yasa kapsamında Bağ-Kur sigortalılığı tescilinin yapıldığı, 02/04/2001 tarihi itibariyle sigortalılığının sonlandırıldığı, 19/01/2012 tarihi itibariyle Tarım Bağ-Kur sigortalılığının başladığı, Kurum tarafından davacının 12/05/1999-02/04/2001 tarihleri arasında Esnaf Bağ-Kur sigortalısı olduğu kabul edilerek bu dönem bakımından prim borcu çıkartıldığı ve davacının dava açılmasından sonra 6552 sayılı Yasa kapsamında yapılandırmadan yararlanarak bu döneme ilişkin prim borcunu ödediği, 2001-2012 tarihleri arasındaki süre yönünden prim ve faiz borcu çıkartılmasının söz konusu olmadığı ve dava tarihinden önce davacının başvurduğu bir yapılandırma talebinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine 27/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.