Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2018/5787 E. 2019/5604 K. 30.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5787
KARAR NO : 2019/5604
KARAR TARİHİ : 30.09.2019

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : …16. İş Mahkemesi

TÜRK MİLLETİ ADINA

A)Davacı İstemi:
Davacı, 1993 yılında Bağ-Kur kapsamında çalışmaya başlayarak primlerini yatırdığını ve emekli olmak için kuruma başvurduğunda talebinin reddedildiğini, ilk kez 01.05.1986 tarihinde babasına ait inşaat işyerinde çalıştığını ve sigortalı olduğundan bahisle 12.11.1986 tarihinde işe giriş bildirgesi verildiği halde 1986/2. döneminde işverence bordro verilmediği gerekçesiyle emekliliğe esas olarak 1993 yılının alındığını belirterek, ilk işe giriş tarihinin 01.05.1986 tarihi olduğunun ve Mayıs 1986- Eylül 1986 tarihleri arasında davalı yanında kesintisiz olarak çalıştığının tespitini istemiştir.
B)Davalı Cevabı:
Dahili davalılar vekili; davacının, muris …’nun yanında 1986-1987 yılları arasında bir süre çalıştığını, açılan davayı kabul ettiklerini beyan etmişlerdir.
Fer’i müdahil Kurum vekili; zamanaşımı, hak düşürücü süre, derdestlik, husumet ve yetkiye ilişkin usuli itirazlarının yanı sıra kurum işleminde bir aykırılık bulunmadığından bahisle davanın esastan reddini istemiştir.
C)İlk Derece Mahkemesi Kararı:
Mahkemece, Davanın KABULÜ ile, a)Davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 01/05/1986 tarihi olduğunun tespitine, b)Davacının davalı işyerinde 01/05/1986-30/09/1986 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak asgari ücret ile sürekli ve kesintisiz olarak çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
D) Bölge Adliye Mahkemesi Kararı:
Bölge Adliye Mahkemesince, sigortalı işe giriş bildirgesinin varlığı, sigorta müfettişi tarafından düzenlenen kayıt inceleme tutanağında davacı dahil iki çalışan bulunduğunun saptanması, 1986/5, 6, 7, 8, 9, 10. aylarda iki sigortalının çalıştığı bildirilerek primlerinin (aylık sigorta primleri bildirgesi) tahsilat dekontları ile ödenmiş olması, komşu işyeri tanığı Rıza Satılmış’ın çalışmayı doğrulaması gözetilerek davacının davalı işyerinde 01/05/1986-30/09/1986 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak asgari ücret ile sürekli ve kesintisiz olarak çalıştığının tespitine karar verilmesi, yerinde ve incelenen mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, feri müdahil Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, karar verilmiştir.
E)Temyiz:
Fer’i müdahil kurum vekili; kurumun yapmış olduğu işlemlerin yasal mevzuat gereği olduğunu, herhangi bir hukuka aykırılık ve yanlışlık bulunmadığını belirterek kararı temyiz etmiştir.
F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/8. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 10/03/1968 doğumlu davacının, 01/05/1986 tarihinde 18 yaşında olduğu, davacının aynı zamanda babası olan “Kamil Çolakoğlu” ünvanlı 150952.04.08 sicil sayılı Yavuz Selim Mah. 15/2 Par. Etiler / Çubuk adresinde bulunan bina inşaatı işyerinde 01.05.1986 tarihinde çalışmaya başladığına dair sigortalı işe giriş bildirgesinin 12.11.1986 tarihinde kuruma sunulduğu ancak işverence 1986/2 dönem bordrolarının verilmediği, 26.05.1995 tarihli sigorta müfettişi tarafından düzenlenen kayıt inceleme tutanağında, işyerinde 1986/Mayıs – 1987/Ekim aylarında işyerinde işçilik ücreti ödendiği, bu tarihler arasında çalışma bulunduğu, işyeri çalışanlarından …’nun 01.05.1986 tarihinde işe girdiği, 01.05.1986 tarihinde başlayan inşaat faaliyetinin 31.10.1987 tarihinde son bulduğunun belirtildiği, komşu işyeri tanığı Rıza Satılmış’ın da davacının çalışmasını doğruladığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; davacının babasına ait inşaat işyerinde işe giriş bildirgesi verildiği halde çalışmalarının kuruma bildirilmemesi hayatın olağan akışına aykırı olup davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru olmamıştır.
O halde, fer’i müdahil SGK vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı kaldırılmasına ve ilk derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
G) SONUÇ : Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.