YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4773
KARAR NO : 2019/3311
KARAR TARİHİ : 30.04.2019
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ile davalılardan … Yapı Endüstrisi ve Tic A.Ş., …, … İnşaat San.ve Tic. Ltd. Şti vekilleri tarafından temyiz edilmesi, davalı … Yapı Endüstrisi ve Tic A.Ş. vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki temyiz kapsam ve sebeplerine göre; davacı vekilinin tüm, davalılar … Yapı Endüstrisi ve Tic. A.Ş., … İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti.,… Holding A.Ş. vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava,12/05/2007 tarihli iş kazası nedeniyle sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, 57993,64 TL maddi tazminatın davalı … Yapı ile … İnşaat yönünden kaza tarihi olan 12/05/2007 tarihinden itibaren ve davalı … sigorta yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte; 15000,00 TL manevi tazminatın ise kaza tarihi olan 12/05/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Yapı ve … İnşaat’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, maddi tazminat talebi yönünden fazlaya dair isteğin reddine ve … ile … İnşaat hakkındaki davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda; davalılar … ile … İnşaat hakkında husumet nedeni ile davanın reddine karar verildiğinin anlaşılmasına göre; davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi; ayrıca hükmün ilk fıkrasının infazda tereddüt yaratacak şekilde ifade edilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece, yukarıda belirtilen maddi ve hukuksal olgular gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği anlaşıldığından hüküm bozulmamalı, yürürlükteki HMK 370/2. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm kısmının ilk ve son iki fıkrası tamamen silinerek yerlerine;
“Davanın kısmen Kabulüyle,
57,993,64 TL maddi tazminatın (davalı … Sigorta poliçe ile sınırlı sorumlu olmak üzere) davalı … Yapı ile … İnşaat yönünden kaza tarihi olan 12/05/2007 tarihinden itibaren ve davalı … Sigorta yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılar … Yapı,… Sigorta ve … İnşaat’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Hakkındaki davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilen davalılar … ve … İnşaat lehine (davalı … lehine 1000 TL olacak şekilde) 2180,00 TL maktu vekalet ücreti takdiri ile davacıdan alınarak davalılara verilmesine,” miktar ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davalılara iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 30/04/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.