Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2018/4575 E. 2019/5472 K. 24.09.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4575
KARAR NO : 2019/5472
KARAR TARİHİ : 24.09.2019

MAHKEMESİ : … Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : …İş Mahkemesi

TÜRK MİLLETİ ADINA

A) Davacının İstemi :
Davacı, davalı kuruma bağkur kapsamında 1987-1995 tarihleri arasında düzenli yapılan 43 adet ödemesi nedeni ile zorunlu veya isteğe bağlı bağkurlu olduğunun tespiti ile 30/09/2015 tarihinde SSK kapsamında yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti, bağlanacak aylıklara ay be ay faiz yürütülmesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalının Cevabı :
Davalı Kurum vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) İlk Derece Mahkemesinin Kararı :
Mahkemece, “Davanın KABULÜ ile;
Davacının 1987-1995 yılları arasında prime ödenen 43 ay (1290 gün ) süreyle 4/1-b kapsamında sigortalı sayılması gerektiğinin tespitine, kuruma başvuru tarihi olan 30/09/2015 tarihini takip eden ay başı olan 01/10/2015 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine, ” karar verilmiştir.
D) İstinaf Başvurusu :
Davalı kurum vekili, kurum işleminin yerinde olduğunu, davacının süresinde başvurusu olmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
E) Bölge Adliye Mahkemesinin Kararı ve Gerekçesi :
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, “İstanbul Anadolu 21. İş Mahkemesinin 14/03/2017 tarihli, 2015/942 Esas-2017/173 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Yasanın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, ” karar verilmiştir.
F) Temyiz :
Davalı kurum vekili, istinaf talebindeki gerekçelerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
G) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 0423716146 bağkur numarasına 25/03/1987- 29/09/1995 tarihleri arası 43 adet ödeme yapıldığı, 1987 yılı 3 ve 4. ayları ve sonrasında 1992- 1995 yılları arasında neredeyse her ay olan düzenli ödemeleri olduğu, davacının
1987/4. aya ilişkin kurumun sunduğu ödemeler listesi ile uyumlu dekont sunduğu, 15/06/1981-30/09/1992 ve 01/03/1994-31/12/1998 yıllarında bakkallık mesleğinden vergi kaydı bulunduğu, 16/10/1981-20/05/2013tarihleri arasında esnaf oda kaydı, 30/10/1984-19/09/2013 tarihleri arasında esnaf sicil kaydı bulunduğu, 01/07/1972-31/12/1974, 05/01/1999- 15/07/2002 ve 29/11/2012-28/09/2015 tarihleri arasında SSK hizmetinin bulunduğu, 1479 sayılı Kanun kapsamında sigortalılık tescili bulunmadığı, tescilinin yapılmasına dair talebinin 04/10/2000 tarihi öncesi başvuru olmadığı gerekçesiyle reddedildiği, 30/09/2015 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu, ancak 3600 gün sigortalılık süresi bulunmadığı gerekçesiyle talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır.
01/04/1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasanın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 20/04/1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasanın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22/03/1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 02/08/2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür.
1479 sayılı Yasa’ya 4956 sayılı Yasa ile eklenen Geçici 18. maddesinde; bu Kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde 04/10/2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetlerinin 04/10/2000 tarihinden itibaren başlayacağı, ancak bu Kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olanların sigortalılıklarının, bu kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20/04/1982-04/10/2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemek ve belgelenen bu sürelere ilişkin olarak prim borçlarının tamamını tebliğ tarihinden itibaren 1 yıl içinde ödemek kaydıyla bu sürelerin sigortalılık süresi olarak değerlendirileceği bildirilmiştir.
4956 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 02/08/2003 tarihine kadar tescilleri, prim ödemeleri veya tescil başvuruları yoksa aynı tarihten sonra sadece aynı yasa ile 1479 sayılı Yasaya eklenen geçici 18. maddeye göre vergide kayıtlı olan süreleri için borçlanma haklarını kullanarak sigortalılık süresi elde edebilirler. Geçmişe yönelik hizmetlerini tespit ettiremezler. 02/08/2003 tarihinden önceki tarihte Kuruma tescil edilmiş, giriş bildirgesi vermiş veya bir şekilde kendi adına tescil isteği yerine geçecek şekilde prim ödemiş olan ve 1479 sayılı Yasa kapsamında kendi adına veya hesabına bağımsız çalışanlar, 20/04/1982 tarihinden itibaren vergi kaydına dayalı olarak, 22/03/1985 tarihinden itibaren de esnaf sicili veya meslek kuruluşu kayıtlarına dayalı olarak sigortalılıklarının tespitini isteyebilirler.
Ayrıca, 04/04/2015 tarih ve 6645 sayılı Kanunun 56. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna geçici 63. madde eklenmiş olup “Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, bu maddenin yayımlandığı ayın sonu itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ödememeleri veya ilgili kanunları uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur.” hükmü getirilmiştir.
Somut olayda, davacı ilk defa 25/03/1987 tarihinde prim ödediğine göre 04/10/2000 tarihi öncesinde bağkur sigortalılık tescil talebinin bulunduğunun kabulüne dair
mahkeme kabulü yerinde ise de “davacının 1479 sayılı kanun sigortalısı olduğu süreler gösterilmeksizin 1987-1995 yılları arasında primi ödenen 43 ay (1290 gün ) süreyle 4/1-b kapsamında sigortalı sayılması gerektiğinin tespitine” şeklinde infaza elverişsiz karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Yapılacak iş, her ne kadar davacı 1987- 1995 yılları arasında bağkur sigortalılığı tespitini istemişse de tescil tarihine göre 1479 sayılı Kanun’ un 24. maddesi gereğince 20/04/1982 tarihinden itibaren vergi kaydı esas alınarak bağkur sigortalılığının başladığını kabul etmek, davacının 0423716146 bağkur numarasına yatırdığı primlerin karşıladığı süreyi davalı kurumdan sormak suretiyle tespit etmek ve bu tarihler arasında ödediği primlere karşılık gelen sürede 1479 sayılı Kanun sigortalısı olarak kabul etmek, bu tarihten sonra vergi, oda ve sicil kaydı devam etse dahi 5510 sayılı Kanun geçici 63. madde gereği priminin karşıladığı süre sonunda sigortalılığı durdurulacağından bu tarihten itibaren de sigortalılığın durdurulduğunu kabul etmek ve yaşlılık aylığı koşullarını da buna göre değerlendirmekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabul edilmesi ve temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin kararının yukarıda yazılı sebeplerden dolayı KALDIRILMASI, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
H) Sonuç :
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24/09/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.