Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2018/2309 E. 2019/1905 K. 12.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2309
KARAR NO : 2019/1905
KARAR TARİHİ : 12.03.2019

MAHKEMESİ:İş Mahkemesi

TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenler ile temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava, 27/08/2013 tarihinde gerçekleşen zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli işgöremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, 67.002,13 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden (sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacılara verilmesine,6100 sayılı HMK’nın 326.maddesine göre Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir. Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır. Aleyhine hüküm verilenler birden fazla ise mahkeme yargılama giderlerini, bunlar arasında paylaştırabileceği gibi, müteselsilen sorumlu tutulmalarına da karar verebilir.Somut olayda, mahkemece verilen kararda davacı tarafça yapılan yargılama giderinin eksik hesap edilerek davacı aleyhine az miktarda yargılama giderine hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK’nun 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A) Kararın Hüküm Fıkrasının 8. ve 9. bendinin çıkartılarak yerine:
“8- Davacı tarafça yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.196,90 TL yargılama giderinin, davanın kabul ve red oranına göre 586,04 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
9- Davacı tarafça başlangıçta peşin olarak yatırılan 404,75 TL harç ile 194,70 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 599,45 TL nin, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.