Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2018/1637 E. 2018/5264 K. 31.05.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1637
KARAR NO : 2018/5264
KARAR TARİHİ : 31.05.2018

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, Kurum işleminin iptaline, talep edilen dönemde 5510 sayılı Yasanın 81/1-ı bendi gereğince teşvik indirimden yararlanması gerektiğinin tespitine, ödenen primlerin iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, davacı şirketin 5510 sayılı Kanunun 81. maddesi gereği % 5 puanlık teşvik indirimden yararlandırılması ve fazla ödenen primlerin tahsili istemine ilişkin olup; mahkemece ilamda belirtilen şekilde davanın kısmen kabulüne karar verildiği, hükmün Dairemizce bozulduğu, Mahkemece, direnme kararı verildiği, 05/07/2012 gün ve 6352 sayılı Yasa ile 5521 sayılı Yasaya eklenen geçici 2.maddesi uyarınca yapılan incelemeye mahkemenin direnme hükmünde dayandığı gerekçeye göre Dairemizin 21/11/2016 gün ve 2016/12131 Esas- 2016/14395 Karar sayılı ilamının ortadan kaldırılması gerektiği anlaşılmıştır.
O halde Dairemizin bozma ilamında belirtilen, pasif husumet (davalı sıfatı )yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin kararın kaldırılarak Mahkemenin 17/03/2016 gün ve 2014/1881 E, 2016/77 K sayılı ilk hükmü tekrar incelenmelidir.
SONUÇ :1-Mahkemece verilen direnme hükmünün yerinde bulunduğu anlaşıldığından Dairemizin mahkemenin anılan kararının bozulmasına ilişkin 21/11/2016 gün ve 2016/12131 Esas- 2016/14395 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA,
2- Dava; teşvik kapsamında olması nedeniyle % 5’lik orandan yararlanmasını ve fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla yersiz olarak ödenen toplam 12.527,03- TL’nin davacıya iadesi ile tüm yanlış ve yersiz ödemelerin yapıldığı ayı takip eden aybaşından itibaren yasal faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
Mahkemece; Davanın kabulüne, 5510 SY’nın 81/ı bendi uyarınca 12.527,03 TL alacağın her aya ilişkin primin kuruma yatırıldığı ayı takip eden ay başından itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 22.10.2015 tarihli bilirkişi ek raporunun karar ekinden sayılmasına, karar verilmiştir.
27.03.2018 günlü 30373 (mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7103 sayılı Vergi Kanunları İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 70.maddesi ile 5510 sayılı Yasa’ya eklenen Ek 17.maddesi ile prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanabileceği halde yararlanmayan işverenlere belirlenen şartlarda prim teşviki, destek ve indiriminden istifade etme imkanı tanınmıştır. Ek 17.maddede aynen; “Bu Kanun veya diğer kanunlarla sağlanan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabileceği halde yararlanılmadığı ay/dönemlerde gerekli tüm koşulların sağlanmış olması ve yararlanılmayan ayı/dönemi takip eden altı ay içerisinde Kuruma müracaat edilmesi şartlarıyla, başvuru tarihinden geriye yönelik en fazla altı aya ilişkin olmak üzere, yararlanılmamış olan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabilir veya yararlanılmış olan prim teşviki, destek ve indirimleri başka bir prim teşviki, destek ve indirimi ile değiştirilebilir.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönemlere ilişkin olmak üzere tüm şartları sağladığı halde bu Kanun veya diğer kanunlarla sağlanan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanmamış işverenler ile bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yararlanılan prim teşviki, destek ve indirimlerin değiştirilmesine yönelik talepte bulunan işverenler tarafından en son bu maddenin yürürlük tarihini takip eden aybaşından itibaren bir ay içinde Kuruma başvurulması halinde, yararlanılmamış olan prim teşviki, destek ve indirimlerinden yararlanılabilir veya yararlanılmış olan prim teşviki, destek ve indirimleri başka bir prim teşvik, destek ve indirimi ile değiştirilebilir.
Bu maddenin ikinci fıkrası kapsamında talepte bulunan işverenlere iade edilecek tutar, maddenin yürürlük tarihinden önce talepte bulunanlar için maddenin yürürlük tarihini takip eden aybaşından, yürürlük tarihinden sonra talepte bulunanlar için ise, talep tarihini takip eden aybaşından itibaren kanuni faiz esas alınmak suretiyle hesaplanarak bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden takvim yılı başından başlayarak üç yıl içinde ödenir. Ödeme, öncelikle bu Kanunun 88 inci maddesinin on dört ve on altıncı fıkralarına göre muaccel hale gelmiş prim ve her türlü borçlardan, sonrasında ise ilgili kanunlar uyarınca yapılandırma veya taksitlendirme de dâhil olmak üzere müeccel haldeki prim ve her türlü borçlarından mahsup yoluyla gerçekleştirilir. Ancak, üç yıl sonunda ilgili kanunları gereği yapılandırılma veya taksitlendirilme sebebiyle vadesi gelmemiş taksit ödemelerinden peşinen mahsup edilir. Kuruma borcu bulunmayan işverenlere altı ayda bir eşit taksitlerle iade yapılır.
Görülmekte olan davalarda ayrıca bir başvuru şartı aranmaksızın, dava öncesi yapılan idari başvuru tarihinden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte hesaplanacak tutar üçüncü fıkra hükümlerine göre mahsup veya iade edilir. Mahkemelerce, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış davalarda davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilir. Yargılama giderleri idare üzerinde bırakılır ve vekâlet ücretinin dörtte birine hükmedilir. Ayrıca, ilk derece mahkemelerince verilen kararlar hakkında Sosyal Güvenlik Kurumunca kanun yollarına başvurulmaz ve bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan kanun yolu başvurularından vazgeçilmiş sayılır.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Yapılacak iş, Kurumdan davacının yukarıda açıklanan ve karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 7103 sayılı yasanın 70. Maddesi ile 5510 sayılı Yasa’ya eklenen Ek madde 17 hükmüne göre başvurusu bulunup bulunmadığı sorularak anılan yasa maddesi kapsamına göre değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre, davalı Kurumun sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 31.05.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.