Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2018/1025 E. 2019/2462 K. 03.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1025
KARAR NO : 2019/2462
KARAR TARİHİ : 03.04.2019

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacılar, iş kazası sonucu maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
KARAR

Dava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalı ile yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı kazalının maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat istemlerinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, iş kazası sonucunda kazalıda oluşan sürekli iş göremezlik oranının %37,00 olduğu ve hükme esas alınan bilirkişi kusur raporunda kazanın meydana gelişinde davacı kazalının %10, davalı …’in %50, davalı …’ın %20, dava dışı belediyenin ise %20 kusurlu oldukları yönünde görüş bildirildiği anlaşılmaktadadır.
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 41. maddesi ile sonradan yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesine göre “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür”. Bu hüküm dikkate alındığında kusur sorumluluğu olarak tanımlanan haksız fiil sorumluluğunun kurucu unsurları; fiil, zarar, illiyet bağı, kusur ve hukuka aykırılıktır. Haksız bir eylemin tazminat sorumluluğu doğurabilmesi için kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil sonucunda zarar doğması, zarar ile fiil arasında da illiyet bağı bulunması gereklidir.
Hükme esas alınan bilirkişi kusur raporunda, davacı kazalıya karşı 3. kişi konumunda bulunan davalı …’a kusur verilme nedenleri somut olayın oluşuna uygun olmayıp, dosya kapsamına göre davalı …’a yüklenecek bir kusur bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı … yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, sorumluluğu yoluna gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı …’ın bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan …’ne iadesine, 03/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.