Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2017/5540 E. 2018/9505 K. 20.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/5540
KARAR NO : 2018/9505
KARAR TARİHİ : 20.12.2018

MAHKEMESİ : ………… Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi

A) Davacının İstemi :
Davacı, 05/01/1990-………… 2003 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde geçen ve ………… bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalının Cevabı :
Davalı ………… vekili, davanın öncelikle hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının çalışmaları bakımından ………… kayıtlarının esas olduğunu, davacının iddialarının ………… kayıtlarına eşdeğer yazılı belge ile kanıtlanması gerektiğini, çalışma iddialarının salt tanık anlatımlarına dayalı olarak kanıtlanmasına muvafakatleri olmadığını, davacının üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediğini, eksikliklere ilişkin ………… şikayette bulunmadığını ve çalışmaya başladığını ………… 30 gün içerisinde bildirmediğini, hizmet akdi ile çalışıldığı iddia edilen döneme ait belgelerin ………… verilip verilmediğinin araştırılması gerektiğini, davacının işyerinde devamlı olarak çalışmış olduğunun tanık beyanları dışmda, resmi, yazılı, sağlıklı deliller ile kanıtlaması gerektiğini, hizmet akdi ile davalı işyerinde fiilen çalıştığının ispatlanması ve çalışmanın niteliğinin ve ödenen ücretin somut deliller ile ispat edilmesi gerektiğini, ücret konusunun titizlikle araştırılması ve ………… kayıtlarının incelenmesini, tanık dinlenecek ise davacıyı tanıyan ve dönem bordrolarında adı geçen kişilerden olması gerektiğini, ………… kayıtları ile çelişen tanık beyanlarının dikkate alınmaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket temsilcisi, şirket kayıtlarının tetkikinde davacının iddia ettiği dönem ya da sonrasında herhangi bir çalışmasının tespit edilemediğini ve davanın 5 yıllık hakdüşürücü süre içinde açılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) İlk Derece Mahkemesinin Kararı ve Gerekçesi :
Mahkemece, “Toplanan delillere, davalı işyeri çalışanı ve komşu işyeri çalışanı tanık beyanlarına, bilirkişi raporlarına ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı iş yerinde işe giriş bildirgesine göre 01/05/1992 tarihinde çalışmaya başladığı, aralıksız çalıştığı, tanık beyanlarına göre çalışma süre sonunun belirlenemediği, ancak tanık …… Aykaç’ın 1999 depremine kadar çalıştığı yönündeki beyanı dikkate alındığında 16/08/1999 tarihine kadar çalıştığının ispatlandığı, işe giriş bildirgesinin verilmesi nedeniyle dava tarihi itibariyle bildirgenin verildiği 01/05/1992 tarihinden sonraki dönem için hak düşürücü süreninde geçmediği, ancak 01/05/1992 tarihi öncesi yönünden hak düşürücü süre nedeniyle tespit talebinin reddinin gerektiği, davalı iş yerinin bu tarihler itibariyle 506 sayılı yasa kapsamında olmadığı, ancak işyerinin kapsamdan çıkarılmasının tek başına hizmet akdinin varlığına engel olmadığı, işyerinin kapsama alınacak nitelikte olmasının yeterli olduğu, İstanbul’da bir kişinin çalıştığı yerin bile kapsam içerisinde olmasının gerektiği, davalı şirketin merkezinin bulunduğu, faal olduğu, dolayısıyla tespite engel bir durum olmadığı, bilirkişi raporlarında belirtilen bu süreler ve ücret açısından davanın kısmen kabulü gerektiği sonucuna varılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle,
“Davanın kısmen kabulü ile,
01/05/1992- 31/07/1992 tarihleri arasında 90 gün,
01/08/1992- 31/07/1993 tarihleri arasında 360 gün,
01/08/1993- 31/08/1994 tarihleri arasında 390 gün,
01/09/1994- 31/08/1995 tarihleri arasında 390 gün,
01/09/1995- 31/07/1996 tarihleri arasında 330 gün,
01/08/1996- 31/07/1997 tarihleri arasında 360 gün,
01/08/1997- 31/07/1998 tarihleri arasında 360 gün,
01/08/1998- 31/12/1998 tarihleri arasında 150 gün,
01/01/1999- 30/06/1999 tarihleri arasında 180 gün,
01/07/1999- 16/08/1999 tarihleri arasında 46 gün asgari ücret ile 506 sayılı yasa kapsamında davalı işyerinde hizmet akdi ile çalıştığının tespitine,
Davacının diğer taleplerinin reddine” karar verilmiştir.
D) İstinaf Başvurusu :
Davalı ………… vekili, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yazılı delil ve belge olmadan sadece tanık beyanlarına göre karar verilemeyeceğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
Davalı şirket, şirketlerinin merkezlerinin Kırıkkale’de olmasına rağmen yanlış adrese tebligat yapıldığını, davanın hak düşürücü süreye uğradığını, davacının davalı işyerinde çalıştığını teyit etmekten uzak ve yetersiz tanık beyanları dikkate alınarak hüküm tesis edilidiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
E) Bölge Adliye Mahkemesinin Kararı ve Gerekçesi :
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, “Somut olayda; davalı tarafça şirket merkezinin Kırıkkale ilinde olduğu ve tebligatın yanlış yapıldığı ifade edilmiş olmakla, yargılama sırasında ……de ki aynı adrese tebligatlar yapılıp cevap verilmiş ise de, ticaret scil kaydının İstanbul ilinde bulunmaması, keza tebligat yapılan adreste tebligat tarihi itibariyle işyeri kaydı bulunduğuna ilişkin bilgi ve belge bulunmaması karşısında davalı şirketin istinaf kanun yoluna süresinde başvurduğu, tebligatın öğrenme tarihi itibariyle yapıldığı kabul edilmekle, davalı şirket bakımından da istinaf nedenleri esastan incelenmiş olup; Dairemiz tarafından yapılan incelemede, Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve yasaya uygun görülmekle, davalı ………… ile davalı şirket vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmek gerekmiştir.” gerekçesiyle “Davalı ………… vekili ile davalı şirket vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine” karar verilmiştir.
F) Temyiz :
Davalı ………… vekili, tanık beyanları dışında resmi ve yazılı delil bulunmadığını, eksik araştırma ve inceleme ile karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalı şirket, dosya kapsamında toplanan delillerin hüküm kurmaya yeterli olmadığını, eksik araştırma ve inceleme ile karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
G) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Somut olayda, davacı adına davalı işveren tarafından verilen işe giriş bildirgesinde bildirilen adresin ………… Garajı No:10 Topkapı olduğu, davalı şirket adına çıkartılan tebligatların …… Otogarı No:124 adresinde yetkili çalışan imzasına tebliğ edildiği, dosya kapsamında beyanları alınan tanıkların davacının Topkapı şubesinde çalışmaya başlamasından sonra …… Otogarının açılması ile burada çalışmaya devam ettiğini bildirdikleri anlaşıldığından …… Otogarında davalı şirket adına kayıtlı bir işyeri bulunup bulunmadığını, …… Otogarı No:124 adresinde faaliyet gösteren işyerinin kime ait olduğunu belirlemeden ve bunun sonucuna göre işyerinin bordrolarında yer alan tanıklar ile komşu işyeri tanıklarının beyanlarına başvurulmadan eksik araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş, Belediyeden de sorulmak suretiyle …… Otogarında davalı şirket adına kayıtlı bir işyeri bulunup bulunmadığını, …… Otogarı No:124 adresinde faaliyet gösteren işyerinin kime ait olduğunu belirlemek, davalı şirket adına kayıtlı bir işyerinin tespit edilmesi halinde bu işyeri ile ………… Garajı No:10 Topkapı adresinde faaliyet gösteren 485475 sicil numaralı işyerinin dava konusu döneme ait dönem bordrolarını getirtip bordrolarda ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak ve dinlenen tanıkların hizmet döküm cetvellerini …………dan getirtmek, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, ………… …………u, ……………… odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle davalı işyerine komşu işyerlerini tespit edip bu işyerlerinin uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı çalışanları, yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra davacının çalışmasının sürekli çalışma olduğu anlaşılırsa sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabul edilmesi ve temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin kararının yukarıda yazılı sebeplerden dolayı ORTADAN KALDIRILMASI, ilk derece mahkemesinin kararının BOZULMASI gerekmiştir.
H) Sonuç :
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde davalılardan ……………… İn. Tic. Ltd. Şti.’ye iadesine,
20/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.