YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4598
KARAR NO : 2019/624
KARAR TARİHİ : 05.02.2019
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan …, … ve … vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenler ile temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalılar … İnş Elek Makina Müşavirlik Ve Taah. San. ve Tic Ltd Şti, …, …’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
Dava 05/02/2007 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu % 17 oranında sürekli iş göremezliğe uğrayan davacının maddi ve manevi zararlarının karşılanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, maddi tazminat isteminin kabulü, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulü ile 98.453,29 -TL maddi, takdiren 12.000,00 TL. Manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/02/2007 tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; SGK tarafından olayın iş kazası olduğunun tespit edildiği, hükme esas bilirkişi kusur raporunda olayın meydana gelmesinde, kazalı sigortalının % 35, davalıların ise toplamda % 65 oranında kusurlu bulunduklarının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık maddi zararın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
Sigortalının yada iş kazasında ölüm halinde hak sahiplerinin açtıkları maddi tazminat davalarında maddi zarar kazalının gerçek net ücreti üzerinden yapılacak hesaplama ile belirlenmelidir. Sigortalının maddi tazminatının saptanmasında ilke olarak öncelikle tazminat hesabını doğrudan etkileyecek olan sigortalının gerçek ücretinin açıkça saptanması gerekmektedir. Gerçek ücretin ise işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarından saptanacağı, işçinin imzasının bulunmadığı iş yeri ve sigorta kayıtlarının nazara alınamayacağı, işçinin imzasının bulunduğu ücret tediye bordrolarının bulunmaması durumunda işçinin yaşı, kıdemi, mesleki durumu dikkate alınarak, emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret göz önünde tutularak belirlenmesi gerektiği, Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Somut olayda, iş kazası sonucu sürekli işgöremezliğe sigortalının sıva ustası olduğu dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden belli olmaktadır. Mahkemece emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret araştırılmış, bu amaçla; Türkiye Yol İş Sendikası‘ndan ve tanıklardan kazalının kaza tarihinde alabileceği ücretler sorulmuş ve 29/01/2014 tarihli hesap raporunda; emsal ücret yazısı ile tanık beyanları esas alınarak sigortalının ücretinin günlük 40,00 TL (asgari ücretin 2,97 katı) olduğu kabul edilerek sonuca varılmıştır. Oysa kazalı işçinin olay anında sendikalı olduğuna ilşkin dosyada her hangi bir kayıt bulunmamaktadır. Yapılacak iş; Mahkemece, işcinin yaptığı iş (sıva ustası), yaşı, kıdemi belirtilmek suretiyle TÜİK’ten, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile işin yapıldığı yerdeki Meslek Odalarından sigortalının, yaptığı işe karşılık, iş kazası tarihi ile bilinen dönem içerisinde günlük veya aylık net alabileceği emsal ücreti sormak, neticesinde kazalı işçiye ait oluşa ve gerçeğe uygun ücreti tereddütsüz olarak belirlemek, hesaplamanın yapıldığı yeni bir rapor almak ve fakat hükme esas teşkil eden 29/01/2014 tarihli ilk rapordaki doneler dikkate alınarak ve temyiz eden davalılar lehine oluşan usulü kazanılmış haklara riayet edilerek rapor neticesine göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde davalılar … İnş Elek Makina Müşavirlik Ve Taah. San. ve Tic Ltd Şti, …, …’nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 05/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.