Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2017/4174 E. 2019/691 K. 07.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4174
KARAR NO : 2019/691
KARAR TARİHİ : 07.02.2019

MAHKEMESİ:İş Mahkemesi

TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölüm nedeniyle kesinleşen maddi ve manevi tazminata ilişkin faiz alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacılar ile davalılardan … vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dosyadaki temyiz kapsam ve nedenlerine göre; davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Dava, sigortalının 22.05.2003 tarihli iş kazası sonucu vefatı nedeniyle davacı eş ve çocuklarının maddi ve manevi zararlarının münferiden faizine hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; … 4.İş Mahkemesi’nin 2007/298 esas ve 2010/831 karar sayılı dava dosyasında davacı eş ve çocuklar tarafından müteveffa …’ın iş kazası ile vefatı nedeni ile maddi ve manevi tazminat davası açıldığı; eş için 17507,40 TL maddi, her bir davacı için 2000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken alınmasına hükmedildiği, kararın Dairemizce dava dilekçesinde faiz istemi olmadığı gerekçesi ile düzeltilerek onandığı, hükümden faizle ilgili kısmın çıkarıldığı ve kararın bu şekilde kesinleştiği; iş bu dosya kapsamında fazlaya dair haklar saklı tutularak, olay tarihi 22.05.2003 ile icraya başvuru tarihi 28.01.2011 tarihleri arasında maddi tazminat için işleyen 22187 TL ve manevi tazminat için işleyen 17742 TL faiz alacağının müştereken tahsilinin talep edildiği; Mahkemece 19.12.2007-28.01.2011 tarihlerini kapsar şekilde Davacı … için 5.464,21 TL, davacılar …, …, …, …, … ve … için ayrı ayrı 560,22 TL faiz alacağının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin ise reddine yönelik hüküm kurulduğu; Mahkeme tarafından faiz alacağına dair davanın açıldığı 19.12.2012 tarihinden geriye doğru beş yıllık birikmiş faiz tutarının hesaplanarak faiz alacağının tespit edildiği anlaşılmaktadır.
İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi amacıyla açılan maddi ve manevi tazminat davalarında; zamanaşımı süresi gerek olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 125. maddesi ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun’un 146. maddesi gereğince haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır.
Uygulama ve öğretide kabul edildiği üzere, zamanaşımı failin ve zararın öğrenildiği tarihten başlatılmalıdır. Zarar görenin zararı öğrenmesi demek, zararın varlığı, mahiyeti ve esaslı unsurları hakkında bir dava açma ve davanın gerekçelerini göstermeye elverişli bütün hal ve şartları öğrenmiş olması demektir. Bedensel zararın gelişim, gösterdiği durumlarda zamanaşımına başlangıç olarak hastalık seyrinin yani gelişimin tamamlandığı tarihin esas alınması gerekir.
Dava konusu olayda, iş kazasının 22.05.2003 tarihinde gerçekleştiği, maddi ve manevi tazminatın ferisi niteliğinde olan faiz alacağına dair iş bu davanın ise 19.12.2012 tarihinde açıldığı, bu bağlamda asıl alacağa ilişkin genel zamanaşımına tabi olduğu kuşkusuz olan faiz istemi yönünden 10 yıllık zamanaşımının geçmemiş olması nedeniyle, taleple bağlı şekilde olay tarihi 22.05.2003 ile icraya başvuru tarihi 28.01.2011 tarihlerini kapsar şekilde işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davalı …’na yükletilmesine, 07.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.