Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2017/3364 E. 2017/6242 K. 14.09.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3364
KARAR NO : 2017/6242
KARAR TARİHİ : 14.09.2017

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, Kurum işleminin iptali ile yeniden yaşlılık aylığı bağlanmasına ve emekliliğe ilişkin tüm haklarının yeniden tesisine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacılar vekilinin ve davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacı …’ın oda kaydının geçersizliği nedeniyle müfettiş raporuna dayanılarak emekliliğinin iptaline ilişkin Kurum işleminin iptali ile davacıya yeniden aylık bağlanması ve emekliliğe ilişkin tüm haklarının yeniden tesisi istemine ilişkindir.
Davacı … dava devam ederken 02/02/2011 tarihinde vefat etmiş olup davaya mirasçıları tarafından devam edilmiştir. Vekilleri tarafından mahkemeye sunulan 05/11/2015 tarihli dilekçede, davaya konu haksız ve hukuka aykırı işlemin iptaline, hak sahibi mirasçıların davacının ölüm tarihinden itibaren ölüm aylığına hak kazandıklarının tespitiyle kendilerine ödeme yapılmasına, davaya konu haksız işlem nedeniyle ödenmeyen yaşlılık aylıklarının iptal edildiği tarihten vefat tarihine kadar tahakkuk eden kısmının işlemiş yasal faiziyle birlikte davacının mirasçılarına ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemenin davanın kısmen kabulüne ilişkin önceki kararı davacılar vekili ve davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiş ve dava dilekçesindeki istem ve mevcut delil durumuna göre yapılan inceleme ile Dairemizce, “Somut olayda, dava tarihinden sonra yürürlüğe giren 6552 sayılı Yasanın 58. maddesi ile 5510 sayılı Yasaya eklenen Geçici 54. maddenin davacı lehine düzenlemeler getirdiği, söz konusu yasal düzenleme gereğince davacının iptal edilen sigortalılık süresinin başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılması ve buna göre yaşlılık aylığının da kesildiği tarihten itibaren bağlanması gerektiği, bu duruma göre de dava devam ederken vefat eden davacının mirasçılarının ölüm tarihine kadar biriken aylıkları almaya hak kazandıkları anlaşılmaktadır. Ancak, davacının mirasçılarına ölüm aylığı bağlanmasına yönelik talep davacının davasının konusu olmayıp ayrı bir dava konusudur ve eldeki davanın konusu olmayan bir talebin davacının ölümünden sonra davaya devam mirasçıları tarafından davacının taleplerine eklenmesi ve bu hususta ölüm aylığına hak kazandıklarının tespitine karar verilmesi talep aşımı niteliğindedir. Ayrıca, 6552 sayılı Yasanın 58. maddesi ile 5510 sayılı Yasaya eklenen Geçici 54. madde gereğince davacının iptal edilen sigortalılık süresinin başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılması ile mirasçıların Kuruma başvurmaları ve yasal koşulların oluşması halinde hak sahiplerine ölüm aylığı zaten Kurum tarafından bağlanacaktır.” denilerek bozulmuştur.
Mahkemece Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile, davalı Kurum tarafından muris sigortalı … hakkında konu edilen emekliliğinin iptaline konu işlemin iptali ile muris sigortalının kurumca iptal edilen sigortalılık süresinin başlangıçtan itibaren geçerli sayılması ve muris sigortalının 01.06.2003 tarihi itibarıyla kesilen yaşlılık aylığı nazara alınarak davacı hak sahiplerine murisin ölüm tarihine (02/02/2011) kadar ödenmeyen yaşlılık aylıklarının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı kurumca ödenmesi gerektiğinin tespitine, muris sigortalı …’ın davacı hak sahipleri tarafından talep olunan ölüm aylığı hakkındaki istemin reddine, karar verilmiştir.
Somut olayda;
1- Davacı muris …’ın talebinin yaşlılık aylığını iptal eden Kurum işleminin iptaline ve kendisine yeniden yaşlılık aylığı bağlanmasına yönelik olduğu, davacının dava dilekçesinde ödenmeyen aylıklar ile ilgili olarak faiz talebinin bulunmadığı, murisin ölümünden sonra davaya devam eden mirasçılar bakımından da bu taleple bağlı kalınarak hüküm kurulması gerekirken davacının talebi aşılarak ödenmeyen aylıkların yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesi,
2- Davacının mirasçılarına ölüm aylığı bağlanmasına yönelik talebin davacı …’ın davasının konusu olmayıp ayrı bir dava konusu olduğu anlaşıldığından davacının ölümünden sonra davaya devam mirasçıları tarafından davacının taleplerine eklenen bir talep hakkında hüküm kurulması usul ve Yasa’ya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrası tamamen silinerek yerine;
“1- Davanın Kabulü ile, davalı Kurum tarafından muris sigortalı … hakkında tesis edilen sigortalılığının ve emekliliğinin iptaline ilişkin Kurum işleminin İPTALİ ile muris sigortalının kurumca iptal edilen sigortalılık süresinin başlangıçtan itibaren geçerli sayılmasına ve muris sigortalının 01.06.2003 tarihi itibarıyla kesilen yaşlılık aylığı nazara alınarak davacı hak sahiplerine murisin ölüm tarihi olan 02/02/2011 kadar ödenmeyen yaşlılık aylıklarının davalı kurumca ödenmesi gerektiğinin TESPİTİNE,
2- Davalı Kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacı tarafından dava açılırken yatırılan peşin harç ve başvuru harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
3- Davacılar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiklerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’ye göre 1.980,00 TL vekalet ücretinin davalı Kurumdan alınarak davacılara verilmesine,
4- Tebligat gideri 45,00 TL, posta gideri 18,00 TL, bilirkişi ücreti 450,00 TL olmak üzere toplam 513,00 TL yargılama giderinin davalı Kurumdan alınarak davacılara verilmesine,
5- Kararın kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılıp harcanmayan gider avansının talep halinde taraflara iadesine,” yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 14/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.